20 Ekim 2018 Cumartesi

KAOSTAN DÜZEN ÇIKARTMAK - demirdağı (paradox ) SEMBOLÜ MASALI



KAOSTAN DÜZEN ÇIKARTMAK - demirdağı  (paradox ) SEMBOLÜ MASALI


Sen "Lâ ilâhe illallah diyorsun." onun Birliği'ne şüphe yok. Fakat doğru söyle , 
O bir de, sen kaç kişisin?
Hz.Şems { k.s }

Sevdiğim Merhaba ...özlendiğimi umuyor , Seni hasretle selamlıyorum ..Sana masal mektubu yazmayalı 6 ay geçti.. ilk defa bu kadar uzun ara verdim..belki yine yazamayacağım..  bilemiyorum...yine de başladım bakalım..

halbuki masal yazmayı bırakıp, sembol sergisi yapacak, yeni bir tarz deneyecektim değil mi?.. bu defa üzgün değilim .. çünkü, hiçbir zaman benim dediğim olmuyor ve her defasında  boşuna inat edip çile çekiyorum ki, zaten biliyorsun.. ve Sen, sabırla benim sakinleşip pes etmemi bekliyorsun ..ve hala Sen çok olgunsun  ve bense hala bir çocuğum.. “ben büyüdüm artık, beni özgürleştir” deyip, her karşına  dikilişimde Sen :”GİT BÜYÜ DE GEL diyorsun !!”


Sevdiğim ,ülkemiz ve diğer dünya ülkeleri büyük bir kaosu uzun senelerdir yaşarken;  bu yaşadığımız sene ve son aylarda her sır ifşa olup, devletlerin islam ülkeleri üzerindeki tüm oyunları da artık hiçbir  korku ve çekinceleri olmadan, her tür sanal ekonomik –YALAN yaptırımlarla gözlerimize –ruhlarımıza  soka soka aşikar devam ettirildi-ettiriliyor..... yani, hakikatte bu devrenin sonundaki tüm kurgu oyunları ifşa edildiğinden, otomatikman dünya zaman vefki de imha edildi.. bugün dünyamıza da, benim yeni evim  gibi yeni bir Zodyak evi-yeni bir zaman çarkı kurulduğuna nedense inanıyorum..


… türk islam aleminin en büyük gücü olan tevhid= aile kavramı = ahlak-gelenek bitirildiği için;  bu sürekli perde değiştiren, sanal kurgu enflasyon-ekonomi ve terör adlı oyunlar anında hepimizi hop oturtup hop kaldırdı.. kimse aklı selimini kullanamadı.. bilerek hep tuzağa düştüler.. halbuki internet denen her şeyi anında takip edip bilmek ilmi halka verilmişti.. ama akılsız halk, bu nimeti hep pis ahlakı peşinde kötüye kullanıyor.. onu, ilimle  hayatı kolaylaştıran güzellikleri için kullanansa çok az..  ve bugün tahsilsiz hemen kimse olmaması hasebiyle;  bu kurgulara –vesveselere asla gelmemiz lazımken ,biz hep bu pis kurgulara ne yazık ki yenildik …bunun iman yoksunluğundan-kendine ve yeteneğine ve yaratıcısına inancın yokluğundan geldiğini ise , kimse işine gelmediği için anlayamadı..


Oysaki iman kalemiz  sağlam olsaydı ,KALPLERİMİZİN EL EMİN BELDE  olduğundan asla şüpheye düşmeyecek ve o KAOS HALLERİNİ   asla yaşamayacaktık.. “ve emanetleri ehline veriniz “ayeti mucibince , işleyen bir kılıç olan kabiliyetlerimiz ELLERİMİZDE  olsaydı ,bu çekilen ızdırapların biri dahi ne ülkemize, ne devletimize, ne ailelerimize ve ne şahsi benliklerimize böyle nüfus edemeyecek, bizleri, dış ellere  böyle hakaretle  aşağılatarak -inciterek güldüremeyecekti....


yakın zamana dek, dünyanın en lezzetli gıdalarının yetiştiği ülkemiz  toprakları bugün ektirilmiyor.. yerli tohumları halkımız kullanamıyor.. genleri ile oynanmış tohumları zorla almak zorundayız..  ülkenin en verimli toprakları ve içinden defalarca muhteşem mahsuller alınabilen kadim  topraklarımızsa ,onları satın alan başka ülkelere hizmet veriyor.. madenlerimizi kullanamıyoruz …ülkemizdeki her şey yabancılara satıldı ve artık satılacak bir şey kalmadığından ,sanal  faturalara sürekli yeni isimle bindirilen zam ve vergilerle  halkı fatura kölesi yaptılar. .insanlar sadece fatura ve faiz borç ödemek için çalışıp yaşıyor… halkın mecburen tek konuştuğu; aklını, kalbini tek meşgul ettiği şey bu istikrarsız ekonomi, sürekli binen vergi yükleri ile zamlı mevzular.. devletin aldığı vergiler hani yol ,su ,elektrik, okul vs olarak dönecekti ya…o vergiler yetmiyor ,her kullanılan  ve alınan şeyin misli misli türlü isimlerle vergiler –hizmet bedelleri filan alınıyor artık.. halka , eski bitmeyen fuhuş borçları için karaköy genelevleri defterleri  açıldı..halimiz korkunç tehlikeli..bu halk, HALK HAK’TIR ,HALK HAKK’INI ALACAK diye  kazan kaldırdığında bunun hesabını kim verecek!!



HİÇ BİR ŞEY ÜRETMEDİĞİMİZ İÇİN, YAKINDA TOPTAN AÇLIKTAN BİRBİRLERİMİZE SALDIRIP YİYECEĞİMİZ DAHİ KONUŞULUYOR,DURUM O  KADAR VAHİM MİŞ !! halbuki bu ülke yeraltı ve yerüstü kaynakları ile öyle zengin bir ANADOLU ki, halkının bu derece aşağılanması ve köleleştirilmesini asla hak etmiyor.. ama bizimde sahtekarlıklarımızla kolay pis para sevişimiz -belden aşağı  yaşamlara tutkumuzun  bedeli olacak tabii.. ne ektik ki ,şimdi onu biçip yiyip, mahsüllerimizi devşirelim?..

hala atalarının diktiği ağaçların meyvesini utanmadan yiyorsun, ama sen, tek bir meyve ağacı dikmiyorsun neden ? ataların sadece insan yesin diye değil, kurda kuşa ev- barınak, yemek ve gölgelik olsun diye de ağaç dikerdi biliyor musun ? ve kimseye bu hayırlarından bahsetmezlerdi bile..peki sen bir başkasının DİKİLİ AĞACI OLSUN,EVİ BARKI OLSUN,AŞI –EŞİ –HUZURU –SAĞLIĞI OLSUN DİYE bir defa canı gönülden dileyip,  başkalarına el açıp dua ettin mi,düşeni tutup kaldırdın mı ve ayıplıyı örtüp sakladın mı ki,  dualarının geri dönüşümünden bereket umuyorsun?!….


Ülkemizin tüm kabiliyetli değerleri yabancı ülkelere gitmek ve onlar için çalışmak zorunda .. biz kendi değerlerimize-kabiliyetlerimize asla sahip çıkamıyoruz…çünkü adam kayırmaca ve hamili kart yakınimdir  çalışmayı bırakmıyoruz… adımız güya Müslüman J .. her haramzade yollarımıza  bir abdest , bir namaz ,bir şekilci kıyafetle  kılıf bulup ,örtüyoruz ..ve yeni nesil,bu ahlaksız yalancı siyasi islamdan dolayı dininden nefret edip ,sürekli hakaretle alay ediyor..

.. adı  Müslümanlar: “emanetlerimizi teslim edeceğimiz EL EMİN BELDE KİŞİLER nerede?” diye feryat ederken ,kimse bir defa dahi dönüp kendine bakmıyor ve kendisini düzeltmeyi akıl dahi edemiyor.. neden ? her şey için evvela dış mihrakları ve islamın bizi her şekilde sınırlamasını  suçluyoruz.. islamı bu derece dejenere etmenin bedeli olmayacak mı sanmıştık ?

ALLAH BİZİ BİZİMLE CEZALANDIRIYOR .. DÜNYA İSLAM ÜLKELERİNE ;İSRAİL = ABD =İNGİLTERE’yi  ZEBANİ JANDARMA YAPMIŞ ..onlar, müslümanları  sürekli ateşli gürzleri ile aşağılayarak –hakaretle vuruyor da vuruyorlar ve biz olayı hala  anlayamıyoruz ..neden ?çünkü pisliğimizi temizlemek istemiyoruz ..onu da yabancılar gelip temizlesin ,bizi adam etsinler diye bekleşiyoruz…

dünya toptan sürgündeydi bu sene yine Sevdiğim..ve tabii ülkelerin insanları sürgünlerle göç yollarında telef edildiler.. sayısız minik çocuğun organları kesilip çalındı ve sayısız kadın erkek fuhuşla kirletilip ziyan edildi.. ülkemizde de, buluğa ermemiş etin lezzetini bilen kart etli ihtiyarların çocuk tecavüzlerinden yer gök inledi ama kurumların hiç birinden ses çıkmadı nedense ?!!!!  genetikler kirletildi ve akıl edemeyeceğimiz türlü kimyasal ilaç ve silahla insanlar asimile edildi..

 inanıyorum ki, dünya bu devrenin sonunu yaşadı ,kıyametimiz koptu … hasat edildik.. ve tabii ki yine dünya okulunda ,başarana dek bir defa daha aynı sınıfta okumaya mahkum edildik.. bizle birlikte, bize sınıf atlatamayan rehberlerimizde bu cehennemde hapis kaldılar ceza olarak..hepimiz ateşten geçeceğimiz cehennemden kendi miktarımızca geçirildik … hala geçiriliyoruz.. 

ve eski heykel putlar  çok masummuş aslında …bugünkü sanal putlar olan ,diploma= kariyer=koltuk sevdası-makam yetkisi hırsı ve ben yöneteceğim şehveti, herkes benim dediğimi yapmak zorunda benliği putlarıyla yaşamaksa bitmeyen cehennem ızdırabıymış...


heykel putların önüne bir iki sunu ve kurban koyunca tanrıların öfkesini yatıştırırmış eski insanlar..ne yazık ki bugünkü  her tür memur firavun kurumlarının halktan istedikleri çok daha fazla.. ve insanlar ne yazık ki, tüm ömürlerini saçma sapan eğitim öğretim kurumlarında geçirerek ,en fazla bir ülkeden başka ülkeye pazarlamacılık kariyerinde –eski adıyla tezgahtar olabiliyorlar… kendileri bir şey üretip ,icad edip ,hayallerini gerçekleştirip yapamıyor, satamıyor ve kendisini mutlu edecek kabiliyetlerini kullanamıyorlar..belli firmaların sanal alım satım ,reklamında sadece sanal bir tezgahtarlar o kadar..ve bu işi yapmak için tüm çocukluklar;  iş –akıl –icat gücü ile bedensel şehvetlerinin en altın çağı gençlikleri ve orta yaşlarını hala  minik bir çocuk gibi , hiç gelişmemiş hayatta yaşama bilgileri ve kabiliyetleri ile ,sadece masa başında okullarda- dersanelerde  ATIL geçiyorlar değil mi?.. ne uğruna?... ömür boyu faizli  taksit ödeyeceği bir ev ve bir araba ile karnını doyuracağı bir emekli maaşına .. hep stres ..hep fatura.. o evlerde  ev olsa..beton sefer tasları hapishaneler..


ülkemiz korkunç çirkin, uzun uzun, ses vermeyen RUHSUZ=SIRSIZ  beton kamışlık tarlasına döndü.. TABİATSIZ,YEŞİLLİKSİZ,HAYVANSIZ,HAVASIZ ..bu balkonsuz içiçe mahremiyetsiz sefer tası –ruhsuz beton evlerde yaşayan insanların ruhları da betona döndürüldü.. tabiattan kopuk ve doğayı,hayvanları hissedemeyen bu yeni insanlar , nihayet hayvandan daha aşağı hallere getirildi.. herkesin tek derdi BEN MERKEZLİ EGO YAŞAM ile  ödeyeceği fatura ve kredi faizleri.... borçsuz kimse yok.. insanlar faizle yatırılıp faizle kaldırılıyor bu islami sanılan yönetimde..

halbuki, sınırsız potansiyeli olan bu insan kaynakları; ne kendini şarz edip- kendi kabiliyetini kullanıp boşalsın  diye kullanılabiliyor ,ne de insan-tabiat –aşk kazanımına =huzur ve mutluluğa çevrilebiliyor..nede o insan, kendi  enerjisini onu mutlu edecek şekilde kullanabilsin diye bir ortam yaratılıyor…varsa yoksa herkesi robotik devlet memuru yapmak derdi var.. kişileri özgürleştirmek ise yasak ..

devletimiz kontrol memuru gibi ..herkesi fişlesin, herkesi damgalasın ve herkesi dinleyip kameraya çeksinden başka derdi yok.. devletin işleri; dilenen anda kaos yaratılıp ,istenen şeyleri iki  kurgu arkasında hızla -el çabukluğu marifeti ile  yapan acaip bir  SİNSİ ŞARK ZİHNİ ticari yapısına dönüştü..  çalışmadan -hak etmeden ve genel manada  umumen tek düşündüğümüzün aşırı lüx ve aşırı serbest sex olması ile düşük ahlaki zafiyetsizliğimiz  herkesi  ve her yeri sardı.. bu batağa gidişimiz iyi yolda gidiş değil..  Allah sonumuzu hayretsin inşallah..amiin..

**bir 100 yıl  evvelki gibi yine
TURUKU ALİYE nin YÖNETİME EL KOYUP,ŞEHİT KANLARI İLE ALINMIŞ BİLADIMIZIN SATILAN HER MAL VE MANEVİYATINI ,TEZ VAKİTTE YERİNE KOYACAĞINA İMAN EDİYORUM!! 


Sevdiğim ,Sen ZAT’en tüm bu oyunu ve oyunu KURanı biliyorsun ..kendimi boşuna heba  ediyorum biliyorum.. ama ben bu dünyada bir kadın ve anneyim.. dünyamız bunca zulmü artık kaldırmıyor ve mitolojilerdeki insanların tanrıların zulmünden-tanrıların uçkur düşkünlüğünden ve daima halklarına tecavüzlerinden ve yarattıklarını birbirlerine düşman edip –savaştırıp- türlü işkence ile öldürtmelerinin eğlencesi, SEYRİ ZEVKİ-NEŞ’ELERİYLE KAFA YAPMALARINDAN ARTIK BUNALDI.. ve üstelik o mitolojik tanrılarının bizdeki adı olan esma panteonunun ,sürekli halkın en genç-en güzel-en yeteneklilerini kurban istemelerinden usanıp, bu devir tanrı putlarını kırma dönemine de girdiğimiz gayet net anlaşılıyor..


 İNSAN, KENDİSİNİ YENİDEN YARATMAYA TEKRAR GELDİ gibi..ve ESKİ VERSİYONLARINI YOK  ETMEK ,ESKİ MODEL İNSANLARDAN KURTULUP TEMİZLENMEK İSTİYOR.. ve bildiğin gibi benim neslim yani yaşı 50 yi geçmeye başlayan biz, o eskilerin son kalıntılarıyız.. bizden sonra gelenler bir şekilde daha temiz ve daha kanuni bir dünya isteyip yapacaklar…ben yeni neslin bizden daha ahlaklı ve adaletli  ve SÖZLERİNİN ERİ olacağına inanıyorum..


bu kokuşmuş düzenleri topyekün yıkıp değiştirecekler..o beton tarlalarınıda tabiatın yıkacağına inanıyorum.. ve tabiata ,hayvanlara yer vermeyen bu  yeni beton düzenden, şüphesiz ki  doğa ,en doğal yöntemleri ile fena intikam alacak.. çünkü kutuplar kaydı ve buzullar eriyor.. iklimler değişti.. dünyaya yön veren ana esmalar değişti.. dünyamız esma gardrobundan eski moda elbiselerini çıkarıp attı  ve yeni esma elbiselerini giydi..


Bugün hemen herkes ALLAH’ını “HİÇ Mİ MERHAMETİN YOK?.HANİ DİNİMİZ,İNANCIMIZ? NEDEN İYİLER HİÇ  GÜLEMİYOR- SÜREKLİ ZULÜM ALTINDA İNLETİLİYOR ve İNANMAK DEMEK ; neden zalimlerin hükmü altında inleyerek FAKİR ve onlara KÖLE olmak DEMEK? “diye sorguluyor.. Hakikat böyle olmadığı halde ,siyasi islamla din adamları ve kendini bilmek okul rehberleri neden bizi yanlış kodladılar? yoksa ayetteki gibi onlarda mı :” SENİN DOĞRU YOLUNUN ÜSTÜNE OTURACAĞIM DİYEN İBLİSİN ÇOCUKLARI? “

Hakikatte islam insanı ruhu gibi özgürleştiren bir dindir..kendini bilmek okulları ise, üstün kabiliyetlileri işleyen, dünyaya bu meslekleri üreten ana merkezlerdir… ama ne yazık ki bu hiçbir zaman artık kimse için gerçekleştirilemiyor.. peki yaratıcımız ,iblis e neden diğer yarattıklarından daha çok değer ve hak verip, onu dünyada insanlara rehber kılmış ?

 ve insan kim ? kim İNS AN ? bu derece zulmedilmeyi ve yaratılarak aşağılanıp ,eşya için –maddi varlık sahibi olduğu için bunca zulmedilen İNS AN KİM ? ..madem ki sürekli imtihan ve zulmedilmek için yaratıldı bu insan.. ve vaad edilen hiçbir söz –hiçbir güzellik burada kalıcı değil… o zaman bu gelip geçici ;ayetteki gibi ; “GÖZ AÇIP KAPAMAYA- oda  EN FAZLA BİR KAÇ SAAT “zan edeceğimiz bu dünya rüyasında  bu çile neden ?

ve biz dervişlerin çekildiğimiz, kendini bilmek ilmindeki irşad sistemine alınınca tüm ömrümüzü çileye soyundurup ,kaşıkla verilenin  çatalla oyula oyula ,kanırta kanırta zulümle bizden alınarak HERŞEYİ VER ,verdiğimiz -kazandığın ,hibe-hediye  edilen, MİRAS OLAN ,EN DOĞAL HAKLARINI BİLE  VER diye diye , VERECEK BİR ŞEY BIRAKTIRILMAYAN yaşanmamış ömürlerimizin bedelini bize kim verecek Sevdiğim Sen söyle?

bu acılı isyanlık sürecim içinde en çok :YA RABBİ BENİ İMANSIZ ALMA !" diye dua ettim biliyor musun?çünkü o esnada zulmün ve yalnızlığın en tenha yerlerini tek başıma geçmek zorundaydım ve ölüler diyarı yolculuğum da rehberimi benden bihaber tatillerde zevk içinde zan ettirildim.BANA YALAN SÖYLEDİLER-BANA YALAN SÖYLEDİLER-BENİ KANDIRDILAR  diye inledim..çünkü bizi -verdiğimiz sözleri- hallerimizi bilenlerin  de, artık bu yola ve rehberlere inancı kalmadığını ve benim çocuk saflığı sabrımlada yüzüme karşı alay ettiklerini sürekli yaşadım... oysaki tüm tasarrufatı ve korunmayı ve dayanabileceğim kadar kontrolü iliklerime dek hissettim.. ama ben insandım.maddi destek istiyordum ve biri elimden tutsun ve benle konuşabilsin dilerdim..oysa bana yaklaşmak her zaman olduğu gibi yasaktı... ve Senin benimle ,arada bir böyle şiddetli kavga etmeyi ne çok sevdiğini hatırladım..

…hani ALLAH VERDİĞİNİ GERİ ALMAZDI?.. ve hani ayetteki ve hayallerimizdeki gibi “ARİFİN KALBİNDEKİ MİSLİ İLE GERİ VERİLİR  ve  ALINANLAR GERİYE ÇOK DAHA GÜZELİYLE misliyle iki defa İHSAN EDİLİR”  sözleri ne zaman kime gerçekleşiyor Sevdiğim söyle!!

Sadece belli işi yöneten kişilere değil mi?.. diğerlerine kök söktürsünler ve sürgünleri baş verip ,onlarında bir ehlibeytleri olamasın diye mi bu zulüm? dünya sadece birkaç elit zan ettirilmiş aile etrafında neden dönmek zorunda?.. o zaman Allah “haşa” bu derece zalim mi ki, sayısız defa milyarlarca ve  aslında hiç yaratılmamış olan bu insanlar, sadece dünyada madde halinde bir rüyayı görebilmek için mi bunca zulüm içinde..

 EY YARATANIMIZ !!BİR RÜYA İÇİN BUNCA ZULÜM NEDEN?!!NEDEN GÜZEL VE ZEVKLİ RÜYA GÖRMEYİ DİLEMEDİN ?!!!.. veya yaratıcımız “haşa” o derece aciz mi ki, yarattıkları üzerinde hiçbir gücü-koruması –rahmanlığı- rahimliği yok ve bu zalimler zerre korkmadan her haltı yapıyorlar? veya yaratanın zıt kutup esmaları diğer  nötrlerden çok daha mı yetkin ve güçlüler ?bilemiyoruz !! .. bu belli dünya zebanileri onu da ruhsuzlaştırmışlar  ve “haşa “ALLAH ALLAHLIĞINI YAPAMIYOR MU ?!!



Sevdiğim…. Zihnimin kaosunu görüyor musun
J? Benden korktun mu ?artık aşk meşk yazamıyorum ..ama zaman çarkım –zihin zembereğim  çark edip dağıldığından beri vesveseye düştüm.. o çok nadir ihsan edilen “el emin belde –verilmiş kalbimse”, Sen onu bir sesle paramparça edip kırdığından beri HAVA-su kaçırıyor J.... zihnim bu aşırı ağır tefekkürlerle ,kabiliyetim üzere son sınıra gide gele çok yorulmuştu.. ve en yakınlarımızla olan imtihan vaktimde gelmişti…emanetçiliğini yapıp ,maddi manevi her şeyimi vererek kölelik ettiklerim beni sırtımdan vurdu..yapayanlız bıraktılar.. ve sonunda o beklenen evsiz kalma halimde nihayet gerçekleşti..



Tüm sorumluluklarımı kendi üstüme devr alıp, özgürleşebilmem için bu acıları kabul edip, acı kanatlarımın bedenimi-ruhumu kanırtırcasına çıkmasını beklemek ve DENİZ ATLAYIP UÇARAK, KENDİME YENİ BİR AŞİYAN-KUŞ YUVASI EV bulmak zorundaydım.. KANATLARIM YETERLİ UZUNLUĞA - TELEĞE SAHİP OLDUĞUNDA, TABİKİ FARKLI NEŞ’ELERİ SANA YAZACAĞIM SEVDİĞİM.. tabii ki hani ağır imtihanlardan sonra ve o ağır şok geçince eşyalar nasıl kırılıp dökülürse, vücud beden şehri de o şekilde dağılıyor ya hani   Sevdiğim..ve ben, cemadat kemiklerim- nebatat organlarım ve kompütür zaman vefkim olan zihnimin iflasını gerçekten tüm çıplaklığı ile  yaşadım.ve şimdide BİR ZİHİN YENİDEN NASIL İNŞA EDİLİRİ GÖREREK TAHSİL EDİP KAYDEDİYORUM...


bu süreçte gerçekten de hazine gömülecek bir harabeye -enkaza döndüm.. ki ,bu ibretle şöyle demeye başladım; “diğer yaşadıklarım çok boş…onlar zaten misli misli vaad edildiği gibi ?!!!! yani sanırım ölünce mezarda ?!!! geriye verilecek.. ve ben bana vaadedildiği gibi =söz  verildiği gibi ÇOK MUTLU OLACAĞIM,ÇOK GÜZEL GÜNLER GÖRECEĞİM”  ya hani Sevdiğim? Çok incindim ve defalarca ağlayarak türlü isyanlarla korkunç kavgaları yaratıcımla ettim –dostlarımla ettim.. BANA YALAN SÖYLEDİKLERİNE İNANDIĞIM İÇİN çok çok çok sitem ettim..


geçen masalımda Sana çok eziyet edip sabır çektirttiğimin bedelini bu 6 ayda fena halde sabırda fenafissabır edilerek ödediğimide şimdi anladım Sevdiğim:)

hani bana muhteşem vaadler eden yaratıcım ve onun yeryüzündeki dostları , o erler onca yaşanmışlık ve anlamlarıyla bana bir kadına hep yalan mı söylemişlerdi?.. ben bir kadın olarak; “SABRET,HERŞEY ÇOK GÜZEL OLACAK !” dedikleri için hep kanunlar önünde dahi sustum, hiçbir hakkımı istemeden  senelerce çile-irşadım için söz dinleyip,sustum,sabrettim.. ama ne yazık ki ben bir kadınken tüm sözlerimi tuttuğum halde, bizim kutsadıklarımız ve er dediklerimiz bir kadın kadar  sözünü tutamadı diye inanılmaz fitneye düştüm bilemezsin Sevdiğim.. beni kandırdınız ,bana yalan söylediniz diye ne acılar çektim anlatamam…şimdi ancak KENDİMDEN-isyanımdan yine  ÇOK UTANIYORUM!!

ve meğer herkesler ,sadece kendi ve kendi sevdiklerine yatırımdaymış..ettiğim kavgalarımı ve döktüğüm gözyaşlarımı hiç hissettin mi Sevdiğim..? ne yazık ki, ben aylarca tüm yalvarmalarıma rağmen sizden tek bir rüya ,tek bir işaret alamadım.. o kadar büyük kaos ve karanlık yaşadım  ki anlatamam.. aynı Sana geldiğim o soğuk-ıssız –kapkaralık pil tozu misali atom altındaydım yine.. o sevmediğim ,o çok korktuğum yerde.. yani kaosun merkezinde.. ve ne kadar burayı sevmediğimi ve YOKUZ YOK-HİÇ BİR ŞEY YOK DİYE senelerce ağlayarak SANA GELİP,SENLE AŞKLA VARLIĞA –BİR SARMAŞIK GİBİ TUTUNSAM  BİLE ,sanırım Sen ağacımın da içini boşaltıp, kendi sarmaşık dallarımla kendimi bile boğdum..


Sevdiğim,tüm dünya ve olan biten şeyleri kendi bedenim ve dünya hayatımda yaşamaktan çok yoruldum.ve yazdıklarımı yaşamaktan..yani bunu zihnim yapıyor sanıyordum ya son masallarda ve kendimi, zihnimle kandırıp rüya gördürdüğüm için ,artık zaman –rüya çarkımı da kırıp –rüyalara inanmayıp ,daha maddi olacağımı ve mantıklı- rüyasız =kendimi kandırmayacağım bir hayata gireceğimi zan etmiştim..ve   aylarca ,o en korkunç imtihan zamanlarımda dahi tek bir rüya ,tek bir işaret ve tek bir dostumun yanımda olduğunu ne hissettim ne de rüya görebildim..ve sonra anladım ki Sevdiğim; rüyalarımı da bir gösterten varmış J.. çok zor öğrendiğim ve kendim deneyimleyip yaşamadan hiçbir şeyi kabul edip ,inanamadığımı biliyorsun…beni bu kadar inatçı yapan ne ? neden ? bir rüya olan bu dünya için bunca zulme değer mi? oysaki uykuya yattığımızda gördüğümüz rüya bedava ve ne kolay.. ve belki de diğer alemin uykusu ve rüyası olan bu alemde aynı öyledir, bilemiyorum..


Sevdiğim ..bu senenin yarısı süren- en şiddetlisi sayılan en yakınlarınla imtihanımda  şunu da anladım.. zaten, seneler evvel onların benden olsa da, bana ait olmadıklarını ve benim de dünyalı bir aileden olsam da, onlara ait olmadığımı öğrenmiştim.. bir çocuğun anneye nasıl yüklendiğini de vs vs .. ama işte burada aile –AL EVİ ,EHLİ BEYT –EV SAHİBİ olmak önemli ya hani? ben Zodyak –ev kurmakta başarılı olamadım.. zaten onları ve hayatıma giren herkesi kendimden uzak tutup, özgür bırakışımda, bu bağı kendi elimde tutmamak içindi..bildiğin gibi ÖRÜMCEĞİN EVİ EN ÇÜRÜK EV...


 ve herkesi verebildiğim tüm imkanlarıyla özgürleştirirken kendimi onlara köle yaptırttığımı geç fark ettim… her şeyi vermeye programlanmış ben, herkese her şeyimi onlar istemeden verirken gördüm ki;  kimse  bana ağlatıp, yalvarmadan zırnık vermiyor ve üstelik hukuki yasal haklarımda buna dahil.. yetim hakkı yediklerini bile bile bunu yapıyorlar ve etrafları onları alkışlıyor!!  

benden istenense “TÜM BAĞLARIMI  KOPARTARAK, KENDİMİ ÖZGÜRLEŞTİRMEM di..ve sonra bunu da başarabilmek için ,tahsilini yaptırtıldığım ,İLİMLERİMİZİ ALDIĞIMIZ ; BİZİM AKIL YASA-NAMOS SÜTUNLARIMIZA BAŞ  VURDUK.. işte bu fakir de sırtını O DİREĞE YASLADI ve dünyadaki namussuz –şahsiyetsiz ve kanunsuzları O DİREĞE ŞİKAYET EDEREK ,O ‘NUN BU MASAL ÇOCUĞUNU SAVUMASINI İSTEDİ!! (**Ki ,o hayalinde beytin içindeyken ,beytin kapısı açılarak ,evin  içine atılan kara cübbelerle beyaz namos başörtülerinin sahibi adil yargıçlara yöneldi..)

ve Sevdiğim kendi zihin –astrolojik zaman vefkim olan zaman zodyağımın dağılması ile aslında bilinmeyen astroloji tahsilimize girdiğimizi yeni anladım..yani belalardan gözümü açamıyordum biliyorsun ve tabii hastalıklardan… fakat bir yer geldi ki hiçbir şey sağlık kadar değerli değil miş..o yüzden aldığım sağlıklı her nefes en büyük lütufmuş anladım… ağız tadı-afiyet ve bereket esas zenginlik olan birkaç güzel dostla yeryüzü cenneti burasıymış… ve beytül mamur beden evim de sürekli tadilatta şu sıra..mesela zülkarneyn in demir dağını demirle  örmesi tedavisindeyim..


mana anlamından sonra bu defa da zülkarneylik ilmi için gerekli olan MADDE ANLAMINDAYSA BU YAŞADIKLARIM ŞÖYLE OLDU SEVDİĞİM
.. maddi doktorların kötü ilaç kimyasalları ile vücudumdaki demirleri bitirdiğinden zihnim dağıldı ,kan değerlerim çok düştüğünden akledemez hale geldim…dengem bozuldu ve sürekli hafızamı kaybedip düşmeye başladım.. hatta artık dünyada bir amacım kalmadı -bugün öleceğim deyip, evden ölmek için seçtiğim yere giderken otobüsün ikinci katından bile düşerek ,zihnen intihar etim J ve unutkanlık had safhaya çıktı.. yaşadığım kaza ve travmalarla ve o esnadaki imtihanımın en şerli şedid haliyle de diiip yaptım..şimdi demir ilaçları alıyorum ve alternatif tamir tıbbına gidiyorum..ve gördüğün gibi zihnim yine fitne fesat çalışmaya başladı J ..DEMİR MIKNATISİYET ya hani ve DEMİR CAN İLE KAN ya birde..DEMİR tozu kaos ve ATOM ALTI ya bir de ..ve DEMİR EŞYAYI BİR ARADA TUTUP ONU VAR GÖSTEREN ,KAOSTAN DÜZEN ÇIKARTAN ya hani!! işte zihnimin zifiri kaotik girdabından yine demir ilaçları ile çıkıyorum ..

Tabii şimdi olan  bitene yeni minik evimden baktığımda;  YENİ KURDUĞUMUZ EV ZODYAKIMDA hayvani burçlarımın, ev karakterlerimin toplanmasını bekliyorum.. çünkü  en az 6 aydır nefsim ölü olduğundan ,hiçbir hayvani karakterimin isteği olmadığından atıl- ölü haldeydim.. bu yeni evimde ilk evvella hayvan karakterlerini hayalimde görmeye başladığımda, yeni evremizde astrolojinin nihayet bana açıldığını ve kendini bana bende yaşatarak öğrettiğini çaktım.. tabi çok acılıydı diğerleri gibi Sevdiğim.. neden benim öğrenişlerim bu kadar korkunç oluyor bilemiyorum..

mesela sana hatırladığım yeni hayvanlarımı söyleyeyim.. ilk evvela sabah tan ağarırken evimin üstünden geçen kara karga sürülerini gördüm ve öğrendim ki onlar bizi gözetip yer tesbiti yapıp haber veren ajan varlıklarmış.. sonra bir minder üstüne yuvasından düşmüş kara karga koydular..o taç gibi tepelikli özel bir karga bebekti ve ben onu havlu ile tutup yuvasına koymak istedim ki, ailesi insan kokusu alıp çocuğunu red etmesin.tam o sırada ölü bir kara yavru köpeği de, kara yavru karga yanına mindere yatırdılar..sanırım köpek nefis öldü ..bilemiyorum.. ve sonra bir sabah, harika yeşillikli –çiçeklerle süslü bahçe evimin verandasına beni  aşkla-sevinç ve hasretle selamlamak için gelen kara bir sığır ve acaip bir hayvan yavrusu karamor bir fil gördüm .. geçen hafta ise Sen geldin Sevdiğim..o kadar neşeliydin ki..sağ başucumda resmi giysinle ayakta dikilip, sağ kulağıma konuşuyor ,belki harika bir şarkıyı gülerek söylüyordun.. yakaza idi..ve gözlerimi her açıp kapattığımda sohbetine devam edip bu gerçekliği teyid ediyordun…  ve sonra  akabinde kırlangıç sürüsü ve yavru kırlangıç sürülerini gördüm… tabii yeni aklımla, yeni kurulmaya çalışılan hayvan Zodyak zaman evimi takip ediyorum çok şükür..ve şunu GÖRÜP, ZEVK EDEREK öğreniyordum…

HU..SU'YUN KOKUSU 
bir düğün güveyinin
ilk gece hakkı verilen lilith
üzerlerine örtünen
temiz mutlu huzurlu suyun dalgalarına baktı
ilk gece hakkı verilenin üzerinden .....
ve suyun dalgaları içinde oluşan kırlangıç sürüsü
geline değerek huzurla havalandı
kırlangıç sürüsü ardından yavru kırlangıç sürüsü aynını yaptı
ve lilith ilk gece hakkı için denizle evlendi
ve denizin mutluluğu yuvası sembolü kırlangıçlarla evlendi
göç nereye ?
kırlangıçların yuvası nereye ?
huzurun hazzı nereye ?
ve suyun sonsuz huzurlu dalgalarından yayılan kokunun haberi geldi ki, bu rüya değil ...
bu gerçek zat .....dendi
7 10 2018 pazar


EV sahibi olarak ev KURMAK KOLAY DEĞİL..YENİ BİR ZAMAN KADER ÇARKI YAPMAKSA DAHA ZOR.
.ÇOK İNCE İŞ..eğer RA ‘NIN GÖZÜ ilmini tahsil ediyorsak ve RA nın EV’İN HANIMI OLAN HOROSKOP EVİ ,yani hathorun GÜNEŞ HUZMESİ ELLERİNİN ,GÜNEŞ AÇISI ODACIKLARINIDA öğrenmem gerekiyordu.. henüz anlatamadığım bu acaip dairevi ev inşaası bana yeni bir kalp verecek mi henüz bilemiyorum Sevdiğim.. ama geçen Arabi Hocam da şunu okudum.. 




“KALP BİR DEFA VERİLİR…O KALP HEP KIRILIR.. ama SEN ONU HER DEFASINDA TAMİR EDİP AFFEDECEKSİN..BEYTÜL MAMUR’un aslı  O KIRILAN DÖKÜLEN KALP  EVİ KABINI ,SENİN YENİDEN SÜREKLİ  ONARMANDIR” deyişi bana çok dokundu ve bayağı ağladım..

Sevdiğim kaostan düzen çıkartmak başlığı ile ilk dosyam bundan 6 ay evveline ait..onu ne okudum ne devam etmek istedim ve ilk sesimle Sana yeniden yazmak istedim.. bilmiyorum istediğimi anlatabildim mi?.. görsel resimlerde ekleyeceğim ,belki resimle daha güzel olur….şimdiye dek yazdıklarımı hiç okumadım ama kendimi hissedebiliyorum ..Sana bu yazının başında ne kadar öfke ve şiddet ,kırgınlık ,asilikle yazıya girdiğimi söylememe lüzum yok ..ama şimdi bak !!yazmak bana nasıl sakinlik ve huzur verdi anlatamam.. gerçekten de benim tek ilacım sanırım Sana yazmak.. buna kim karar verdi ve beni böyle kurguladı bilemiyorum … şimdi kalbimde -ruhumda süt liman huzur –şifa hissediyorum..hatta duygulandım .ağlayabilirim.. sanırım SENİ ÇOK ÖZLEMİŞİM..o kadar inatçı olduğum için özür dilerim..ama fıtrat değişmiyor biliyorsun …daha evvel yazsaydım ,ruhumda gezen bu süt limanı dinginliği yine elde eder miydim ?

Sevdiğim artık bu dünya imtihanlarından çok yoruldum..kendime yeni zodyakım kurulana dek sağlık ,afiyet,bolluk,bereket,güzellik ,dost, huzur,aşk ,merhamet ve SENİN BENİM İÇİN DİLEDİĞİN GÜZEL SÖZLERİNİ YERİNE GETİRMENİ DİLİYORUM…dünyada cennet olabilir mi diyenlere :EVET ,ALLAH DİLERSE DÜNYADA BİLE CENNETİ YAŞATIR ı yeni zodyakımda diliyorum… dünyamıza yeni güzel bir kader yazılsın..en güzel ve en uyumlu esmalar yanyana daire halka kursunlar.. her esmanın suret karakteri en mutlu hali ile ÜÇGEN AÇISI EVİNDE ,KENDİ çerağı RUHUNU –GÜNEŞİN ELİ- ALİ evini  UYANDIRSIN ..bu yeni evimiz o kadar güzel olsun ki, insanlar :AH İŞTE BEKLENEN O VADEDİLEN ALTIN ÇAĞ GELDİ desinler..amiinn


Sevdiğim ,Allah ta ne varsa yaratıklarında da aynı huy ve bilgi varmış ya hani..işte nasıl ki biz bu artık çekilip yaşanmaz hale gelen dünya hayatından bıkıp; “ ah kıyamet kopsa da bu zalimlerin elinden dünya ve iyiler kurtulsa” diyorsak ,bundan sonra kötü ifritlerinde  kapatıldığı mahzenler ilelebet mühürlensin…dünyada nadir de olsa ,iyilerin güzelliklerin yaşayacağı bir devir açılsın inşallah ve aminn..

Sevdiğim. İLLA AŞK KAZANSIN VE BAKİ KALAN SADECE AŞK OLSUN !! AŞK OLSUN !!ve gönlüne kuşlar konsun
J

evin
nur cihan
20.10.2018 /cumartesi
nuralem7@hotmail.com