AŞK-I IŞK’IN şiddetli
zuhuru AŞK-ı SÂLÂT MASALI
ALİ’DEN ALİ’YE.. ya hitabından ya kitabından KALBİNLE oku beni J…
ALİ’DEN ALİ’YE.. ya hitabından ya kitabından KALBİNLE oku beni J…
Merhaba Sevdiğim
nasılsın? .7x7=49 yani, hep beklediğim sene devriyem olağanüstü geçti diyebilirim.. daire
için de nokta =O.=5O ömrümde ,havai fişek yerine nerdeyse tepemize bombalar
yağacaktı.çocukluğumdan beri beklediğim, o bir devrenin bitip diğer devreye
şahitlik edeceğim zamanlarım bayağı heyecanlı geçiyor …geçen masal hayalimdeki iki
kaş aremdeki vefk geçit kapısının ALLAH yazıp dağılması ile büyük piramit
dağına İskender çizilmesi, sfenksin 4 başlı uçak kerubinden sadece kara başlı
anubis kurt un kafasının yanması, sistemin bittiği ve artık ileriye gidemeyip, devre
girdiğimizi –yeniden başlayacağımı anladım ya hani..galiba o gerçekten oldu…(
*o gece Ankara yı bombalayan uçakların kod adı kara ve kurt muş biliyor
musun ?)
HAKSIZLIK KARŞISINDA SUSAN DİLSİZ ŞEYTANDIR.. ALLAH bize BU İŞGALİ hangi ahlaksız zulümlerimizle yüzleşmemiz için neden YAPTI ve şeytanilerine bu darbeyi neden yaptırttı İLMİ….
15 temmuz 2016 akşamı,
ülkemde darbe adlı bir dabbe yeniden hortlatıldı..ben hakiki iç İstanbul’un dışında yaşadığımdan,sadece jet savaş
uçaklarının o korkunç seslerini duyabildim.. ama facebooktan an be an ,diğer
tüm sanal alemciler gibi, diğer her
şehir ve İstanbul’da olan biteni fotoğraflı ve naklen vatandaş yayınlı takip
ettik.. dereotu oğlum o gece eve dönemedi, şehirde mahsur –*erzaksız kaldılar..
telefon ve sanal yazışmalarla haberleştik..
ve biz bu sanal alem devrinde yaşayanlar olarak ; yeni, newZAT-ı ilahi, zaman sana uymuyorsa, sen newage uy emrine uymuş zaman çocukları olduğumuz
için de, geçmiş ademlere göre son derece bahtlı ve torpilliydik ki ,buna da çok
şükretmemiz lazım..iletişim-rabıta denen
fişlerin prize takılı olması, haberleşmek ne büyük nimet bir defa daha
anladık..olaylar çok çarpıcı olsa da, kalbimde fitneye kapı açmayan o, el
eminlik ve güven duygusu için
minnettarım…
TEK BİR İNANMIŞ ADAM VE ONA TABİ OLAN BİR ELİN SESİNİN
YANKISI İLMİ
eskiden haberleşme ve görüntü olmadığı için, ülkeler ve milletler kolay soykırıma uğratılıyordu ..bugünde esasında bu halen uygulanan bir şey.. ama sanki o gece bilip kabul edemeyeceğimiz pek çok metafizik yardım ve koruma oldu..bilemiyorum…işte hatların, yayınların ve elektriklerin kesilmemesi, darbe denen bu işgali de hükümetin yaptırttığını zannettir di ki ,halen pek çok kişi öyle sanıyor biliyorsun. face yıkılıyordu..büyük kısım onun başını ilk işgal girişimi olan Taxim olayından beri alamamanın derdi ile bu defa ölüm çığlıkları atarken, diğer kısımı da “onu size yedirmeyeceğiz “çığlıkları ile taşlı sopalı sokaklara koşuyordu…
ama esas fedakar olanlar ve iş bitirenlerin geneli ;babaları, akrabaları ve sevdikleri eski darbelerde asker ve polis tarafından korkunç şekilde işkence görmüş ve aileleri dağıtılmış-tahsil hayatları bitirtilmemiş ,sefalete mahkum edilmiş eski darbezedelerdi…bu coğrafyadaki insanlar devletten, askerden, polisten, jandarmadan çok çekti biliyorsun Sevdiğim.. bu milletin korkuyla-sopayla anasını ağlattılar.. bir defacık rahat verip huzurla yaşatmadılar.. her yeni gelen makam sahiplerinin ve aç gözlü yakınlarının doymak bilmez iştihası, halkın her şeye yeniden başlaması demekti..yeni hükümetle birlikte bu defa halkta, yeni üçkağıt ilimlerini onlarla birlikte öğrenip, onlarla mücadele de aşılanıp bağışıklık kazanıyordu…
millet olarak genel manada ,uzun yıllardır sindirilip-asimile edilip pısırıklaştırılmıştık.. askeri ve siyasi devletin, dinimizle sürekli oynayışı ile de din ile iman hayasızlığına uğratıldık.. okullarımızda bilginin –kabiliyetlerin işlenmesi dışında beyni çürütecek –tüm yetenekli kabiliyetli çocukları açmadan öldürecek; “4 şıktan sadece biri doğru, o da benin seçtiğim doğru ..sen asla düşünemezsin ve benim doğrum dışında farklı bir yoldan yeni bir doğru üretemezsin” e ait ne kadar beyin kontrollü -tornadan çıkmış tek tip sistem varsa onlar uygulanıyordu…
pekii, BU AZİZ MİLLETİMİZİ O GECE BU DERECE GÖZÜPEK YAPAN NEYDİ? Tabii ki ,hakiki bir liderin, devletin halkına son çare olarak sokağa çıkın-sorumlu değilsiniz emri idi..
aynı istiklal harbindeki gibi oldu ..kadın erkek,yaşlı herkes kendisini savundu ve yine bu halk tulum çıkarttı şükür...ama bu defa kendi adına konuşmak yetkisini ve ünvanını kimseye de vermedi....
yani düşünsene Sevdiğim..bu millet yüzlerce senedir ezilip horlanıyor..başını tam kaldırıp uyanacakken ,Amerikan mandası olduğunu anlamasın diye askere gelen emirle yeniden darbe yapılıyor ve işkence –hapis-eğitimin sekteye uğraması taaa buraya dek geliyoruz..ve ülkenin tüm memuriyetlerinin evvelden işgali ile kolayca hükümeti devirip, ülkeyi el değiştireceklerini sanan AYNEL YAKİİN OLAN BİZDEN-YANDAŞLAR sistemi, devletin reisinin son dakka-can havli ile uyanık feraseti ile dumura uğratılıyordu..
eskiden haberleşme ve görüntü olmadığı için, ülkeler ve milletler kolay soykırıma uğratılıyordu ..bugünde esasında bu halen uygulanan bir şey.. ama sanki o gece bilip kabul edemeyeceğimiz pek çok metafizik yardım ve koruma oldu..bilemiyorum…işte hatların, yayınların ve elektriklerin kesilmemesi, darbe denen bu işgali de hükümetin yaptırttığını zannettir di ki ,halen pek çok kişi öyle sanıyor biliyorsun. face yıkılıyordu..büyük kısım onun başını ilk işgal girişimi olan Taxim olayından beri alamamanın derdi ile bu defa ölüm çığlıkları atarken, diğer kısımı da “onu size yedirmeyeceğiz “çığlıkları ile taşlı sopalı sokaklara koşuyordu…
ama esas fedakar olanlar ve iş bitirenlerin geneli ;babaları, akrabaları ve sevdikleri eski darbelerde asker ve polis tarafından korkunç şekilde işkence görmüş ve aileleri dağıtılmış-tahsil hayatları bitirtilmemiş ,sefalete mahkum edilmiş eski darbezedelerdi…bu coğrafyadaki insanlar devletten, askerden, polisten, jandarmadan çok çekti biliyorsun Sevdiğim.. bu milletin korkuyla-sopayla anasını ağlattılar.. bir defacık rahat verip huzurla yaşatmadılar.. her yeni gelen makam sahiplerinin ve aç gözlü yakınlarının doymak bilmez iştihası, halkın her şeye yeniden başlaması demekti..yeni hükümetle birlikte bu defa halkta, yeni üçkağıt ilimlerini onlarla birlikte öğrenip, onlarla mücadele de aşılanıp bağışıklık kazanıyordu…
millet olarak genel manada ,uzun yıllardır sindirilip-asimile edilip pısırıklaştırılmıştık.. askeri ve siyasi devletin, dinimizle sürekli oynayışı ile de din ile iman hayasızlığına uğratıldık.. okullarımızda bilginin –kabiliyetlerin işlenmesi dışında beyni çürütecek –tüm yetenekli kabiliyetli çocukları açmadan öldürecek; “4 şıktan sadece biri doğru, o da benin seçtiğim doğru ..sen asla düşünemezsin ve benim doğrum dışında farklı bir yoldan yeni bir doğru üretemezsin” e ait ne kadar beyin kontrollü -tornadan çıkmış tek tip sistem varsa onlar uygulanıyordu…
pekii, BU AZİZ MİLLETİMİZİ O GECE BU DERECE GÖZÜPEK YAPAN NEYDİ? Tabii ki ,hakiki bir liderin, devletin halkına son çare olarak sokağa çıkın-sorumlu değilsiniz emri idi..
aynı istiklal harbindeki gibi oldu ..kadın erkek,yaşlı herkes kendisini savundu ve yine bu halk tulum çıkarttı şükür...ama bu defa kendi adına konuşmak yetkisini ve ünvanını kimseye de vermedi....
yani düşünsene Sevdiğim..bu millet yüzlerce senedir ezilip horlanıyor..başını tam kaldırıp uyanacakken ,Amerikan mandası olduğunu anlamasın diye askere gelen emirle yeniden darbe yapılıyor ve işkence –hapis-eğitimin sekteye uğraması taaa buraya dek geliyoruz..ve ülkenin tüm memuriyetlerinin evvelden işgali ile kolayca hükümeti devirip, ülkeyi el değiştireceklerini sanan AYNEL YAKİİN OLAN BİZDEN-YANDAŞLAR sistemi, devletin reisinin son dakka-can havli ile uyanık feraseti ile dumura uğratılıyordu..
peki O ,neden” dışarıya
çıkın!” dedi? Çünkü o da artık anladı ki,en yakınındakiler bile dostu değil miş..artık
her şey bittiğinden, halkı koruyacak
asker ve polis kim kim ve ne kadarı hakiki bilinemediğinden, herkes başının
çaresine baksın istendi.. ve salalar -ezanlar günlerce bu ülkede dinmedi
şükür.. SÂLÂ ve ezan; işgal ve büyük
olaylarda halk topluca uyansın-kıyam etsin diye okunur..ve gerçekten çok işe
yaradı..habis tüm varlıklar bu sâlâ ses
dalgasından rahatsız oldu ve feryad etmeye başladılar..daha habisler ise sâlâ
ve ezanın duyulduğu her yeri terk etmek zorunda kaldılar.. hani kaç masal evvel
yazdığım şey oldu esasında.. bir gün
metafizik frekans –dalga boyu savaşları ile mankurtlaştırmak beyinleri kontrol
ilmi savaşı yapıldığında,tüm dr lar korunmak için reçetelere salavat yazacak
demiştim ya..işte o gerçekleşti şükür..
.. evet dine ,kitaba inanmayan ,sürekli bilimsel değil diye eleştirenler
?!!peki şimdi her şey ses dalgası- frekans ilmi ile, kesin bilim destekli
ispatla ifşa edildiğinde, bu hallerinizi nasıl kabul edip, açıklayacaksınız
?!!!
Allah ve melekleri ResulAllah’a SÂLÂT EDERLER demek, varlığın mayası olan ses dalgası –hammaddesi sâlat’ AŞK tır demektir..bu tüm ama bulutunun içindeki kadim yolbaşlarının turuku aliyenin seslerinin birbirlerine karıştığı o kıyamet haşyet zamanında, RAHMANIN NEFESİNDE HÜKÜM SÜREN YENİ EFENDİNİN DEHŞETİNDEN, o bulutun altında koşan, kaçan ,saklanmak isteyen bir minik çocuğun kurtuluş nidasıdır .. salavat o derece değerlidir ki,salavat çektiğinizde tüm ses dalgalarının negatifliğini bozar ve korunarak ,kendinize secde ettirebilirsiniz..
o yüzden ey TURUK Müslümanı nasıl bir hikmete sahip olduğunu artık bil ve bunu alıp kullan..ama kalbi selim bir imanla kullan ki işe yarasın….önce kendi frekansındaki parazitli –cızırtılı yayın yapan cinni- kötü fitne yayınlarını bir düzelt ve dalga salınımı huzurla açılan ve huzurla kapanan hava siklon dairesine çevir..eğer denizin dalgası gibi sürekli huzursuz, her rüzgarda zehirli hastalıklı 7 rüzgar karışımı lodos gibi fitne yayını olursan, hem kendini hem de etrafını zehirleyen o habis ur da, sen kendin olursun bunu unutma. Hakikatte sen kendi kendini zehirlersin..kimse sana bir şey yapamaz..etrafındakiler seni sana yansıtan aynalar olduğu için, ayetle sabit ki, ellerinle yaptıklarınla yüzleşmek cehennemini yaşarsın..
Allah ve melekleri ResulAllah’a SÂLÂT EDERLER demek, varlığın mayası olan ses dalgası –hammaddesi sâlat’ AŞK tır demektir..bu tüm ama bulutunun içindeki kadim yolbaşlarının turuku aliyenin seslerinin birbirlerine karıştığı o kıyamet haşyet zamanında, RAHMANIN NEFESİNDE HÜKÜM SÜREN YENİ EFENDİNİN DEHŞETİNDEN, o bulutun altında koşan, kaçan ,saklanmak isteyen bir minik çocuğun kurtuluş nidasıdır .. salavat o derece değerlidir ki,salavat çektiğinizde tüm ses dalgalarının negatifliğini bozar ve korunarak ,kendinize secde ettirebilirsiniz..
o yüzden ey TURUK Müslümanı nasıl bir hikmete sahip olduğunu artık bil ve bunu alıp kullan..ama kalbi selim bir imanla kullan ki işe yarasın….önce kendi frekansındaki parazitli –cızırtılı yayın yapan cinni- kötü fitne yayınlarını bir düzelt ve dalga salınımı huzurla açılan ve huzurla kapanan hava siklon dairesine çevir..eğer denizin dalgası gibi sürekli huzursuz, her rüzgarda zehirli hastalıklı 7 rüzgar karışımı lodos gibi fitne yayını olursan, hem kendini hem de etrafını zehirleyen o habis ur da, sen kendin olursun bunu unutma. Hakikatte sen kendi kendini zehirlersin..kimse sana bir şey yapamaz..etrafındakiler seni sana yansıtan aynalar olduğu için, ayetle sabit ki, ellerinle yaptıklarınla yüzleşmek cehennemini yaşarsın..
HELAL KAZANIR HELAL YERSEK ,HELAL İŞLER YAPABİLİRİZ
İLMİ
kendini temizlemedikten sonra asla, “İKRA” kendini ikrar et –OKU KİTABINA ULAŞAMAZSIN !!! çünkü o kitaba ve o hitaba ancak temizler –mahremler –kalbi selim olanlar erişebilir..eğer hala neye iman ettiğinden,hangi safta olman gerektiğinden emin değilsen sen yalancısın.. ve sistem asla yalana izin vermez.. bu ses frekans dalgası duygusal bir ilim değildir.. kati ve serttir.. işte o yüzden Müslümana yalan söylemek yasaktır..madem ki bugün bilim ve teknolojiye din diye –Allah diye iman ediyorsun.. o halde söyle!..bir harfi yanlış girdiğinde veya doğru şifreyi yazmadığında veya bir tıkı farklı tıkladığında, bu son modern teknoloji seni muhatap kabul ediyor mu? Sistem asla seni kabul etmeyip içeriye almıyor-bilgiyi göstermiyor değil mi? işte Yaratıcının sistemi de yarattıklarından farklı değil.. kendisini sana öğretmek ve zevk edindirmek için, her şeyi aşkla sürekli sâlât ederek yaratıyor..ama sen ne sâlâtı AŞKI ,nede o sâlâtın meyveleri olan bu AŞK icadlarını zerre anlayamıyorsun, neden?!!
kendini temizlemedikten sonra asla, “İKRA” kendini ikrar et –OKU KİTABINA ULAŞAMAZSIN !!! çünkü o kitaba ve o hitaba ancak temizler –mahremler –kalbi selim olanlar erişebilir..eğer hala neye iman ettiğinden,hangi safta olman gerektiğinden emin değilsen sen yalancısın.. ve sistem asla yalana izin vermez.. bu ses frekans dalgası duygusal bir ilim değildir.. kati ve serttir.. işte o yüzden Müslümana yalan söylemek yasaktır..madem ki bugün bilim ve teknolojiye din diye –Allah diye iman ediyorsun.. o halde söyle!..bir harfi yanlış girdiğinde veya doğru şifreyi yazmadığında veya bir tıkı farklı tıkladığında, bu son modern teknoloji seni muhatap kabul ediyor mu? Sistem asla seni kabul etmeyip içeriye almıyor-bilgiyi göstermiyor değil mi? işte Yaratıcının sistemi de yarattıklarından farklı değil.. kendisini sana öğretmek ve zevk edindirmek için, her şeyi aşkla sürekli sâlât ederek yaratıyor..ama sen ne sâlâtı AŞKI ,nede o sâlâtın meyveleri olan bu AŞK icadlarını zerre anlayamıyorsun, neden?!!
Sevdiğim…hani hatırlıyor musun bir hayalim vardı; İŞİD meşhur olup tanınmadan evvel görmüştüm..rüyamda Amerika savaş uçakları ile ülkemizi işgal etmiş ve her uçaktan kapkara giysili adamlar iplerle binaların pencerelerinden evlere giriyordu..aileler evlere ulaşamıyor, çocuklar evlerde *erzaksız kalıyorlardı.. ne çok korkmuştum hatırlıyor musun. çünkü ben en çok savaştan korkuyorum biliyorsun….savaşta erkekler kolayca ölür gider ama geride kalan kadınlar ve çocuklar her tecavüze –zulme –soy kırıma uğrayarak nesiller kaybedip, tekrar hayata tutunmaya başlarlar…ve bir süre sonra ,yeni nesillerce de çekilen her acı unutulup, vur patlasın çal oynasın düşmana özenip, düşmana çocukları vermekle yine aynı tuzağa düşülen, devridaim-tarih tekerrürden ibarettir sistemine bir daha girilir…
bizler Çanakkale savaşını yaşayalı çok geçmedi..ülkemiz-İstanbul işgal edileli daha 100 sene geçmedi.. ne çabuk her şeyi unuttuk ve düşmanı yok saydık değil mi? halbuki su uyumuş, düşmanımız hiç uyumadan içimize ince ince damarlardan sızmış ve her kurumu,her yetkili makamı ve hemen her bireyin beynini işgal etmiş..bizi ellerini kirletmeden,yine bizi bize kırdırtıp, kardeşi kardeşe öldürtmek için ne ince planlar yapmışlar değil mi?
işte Sevdiğim ,ülkem insanı ki, bende dahil , pek azımız konu dışında olmak
üzere, genelimiz bu yapıya bir şekilde maddi-manevi yardım yaptık..pekii, hepimizi
nasıl mı kandırdılar?..tabii ki biz türklerin
çocuklarımız okusun, büyük adamlar olup, memur olup yan gel yat ,kolay kazan ve
köşeleri biran evvel tut da, yakınlarımızı birde sen oralara konuşlandır
sevdamız yüzünden …her şeyi bil.. fitnen için sende
kullan.. sadece işimize gelenlerin hamili kartlarıyla, devlette kendi aile çeteni sen de kur.. bizim grubun saat dişilisi olan
çarkı derin devletini birde sen oluştur ahlaksızlığımız yüzünden..
DEVLET neden var, DEVLET BABA ÇOCUKLARINA SAHİP ÇIKMAZSA NE OLUR İLMİ
DEVLET neden var, DEVLET BABA ÇOCUKLARINA SAHİP ÇIKMAZSA NE OLUR İLMİ
dinimizden hakikatte
nefret ettiğimiz için münafıktık..kendi kitabımızı,peygamberimizi kendimiz okuyup
araştırmak yerine ;ver parayı senin adına hatim etsinler, ver parayı vekaleten
kurbanını kessinler, ver parayı vekaleten
haccını yapsınlar, ver parayı bakmadığın-ilgilenmediğin için dejenere ettiğin çocuğunu yatılı alıp din öğretsinler ve
beynini mankurtlaştırıp terbiye
etsinlerin cezasını cümleten çekiyoruz…
bu devlet öğretime hiçbir
zaman değer vermedi…şimdi kalkıp köy ensitüleri ile övünüyor.. onlar osmanlıdan kalan son
sıradan müfredattı ki, akıl etmiyorlar..o akil adamlar artık kalmadı.. ama
içimizdeki kabiliyetleri alaşağı eden kıskanç hırslı olanlarda bizler değil miyiz? Devlet dediğin ülkesindeki kabiliyetlere sahip çıkar..onları kendi
eliyle en güzel okutup ,her imkanı önüne serip tam donanımlı yetiştirir.. fakirler
çocuklarına bakamadıkları için ,üstün kabiliyetli çocuklarını, türlü kötü
niyetli kurumlar alıyor biliyorsunuz…bu çocukları halen, pek çok okul, aileyle
birlikte pek çok pazarlıktan sonra satın alıyor değil mi? çocukları okula
gidenler bilir..evvett..
o halde devlet nerde?
Şimdi onca yetişmiş elemanı-makam ve mevkilere yıllarını vermiş pek çok kişiyi
işinden-rızkından-ömründen etmeye
,hapiste çürütmeye ne hakkı var? eğer hapse girilecekse, devletin tüm idaresi de bu kurumları destekleyip
,halkı teşvik ettiği için hep birlikte işten alınıp hapse sokulmalıdır…devlet bu kurumları senelerce pofpoflayıp desteklemedi mi? o zaman iyiydi
de, şimdi bir anda binlerce kişi nasıl kötü oldu?.o boşalan yerleri kim
dolduracak?.. başkalarının, başka niyetli yetişmiş elemanlarının gelmeyeceğini
kimse bilemez değil mi? ve gerçekten de sistem değişmeden devam edecek…
SEVDİĞİMDEN MASAL ÇOCUĞU HÜKEMAMI RİCA İLMİ
SEVDİĞİMDEN MASAL ÇOCUĞU HÜKEMAMI RİCA İLMİ
onca yetişmiş kişi hapiste..işsiz
kaldılar.evleri barkları ve çocukları var..o aileler telef edilecek..peki bu
zulmün bedelini bu devlet nasıl ödeyecek? Herkesi fişleyip,herkesi yerinden etmek demek, kurunun yanında sayısız
masumu da yakmak ve o yetimle öksüzlerin –dulların yanık ciğerlerinden yükselen
ahları da, kısa süre sonra kendi başınıza sarılmış aynı bela ile ödemek
demektir …bir suçlu varsa oda sadece devlettir,askerdir.. biz vergi veriyoruz..
bizi koruması gereken asker bizi vuruyor. polis bize işkence ediyor. Okullarda
öğretenler çocukları taciz ediyor…her kurumda aynı bela
var…
devlet sürekli nerden yeni vergi ve fatura ile halkı soysam diye bakıyor….haksızlığa uğramaktan bıkan sayısız kişi de islamdan-türklükten ve bu ülkeden kaçmanın türlü yollarını haklı olarak arıyor..islam adaleti neden bu islam ülkelerinde zerre yok?!..sadece donların içinde sıkışmış pis kafalar-şalvar ve başörtüsü gerzekliği var? insan olmadıktan sonra işid olsan ne yazar….ülke bu hale gelene dek nerdeydiler?..bu hale getirene dek neden derin devletlere ve çeteleşmeye hep el ele gizli örtülü ödenekten uzuun yıllardır devam ettiler?.. şimdi çıban kanadı ve hepimize zarar verdi..bu son yönetici kişinin suçu asla değildir..suç yy yıllık ortak bir suçtur..o yüzden hızla masum ailelerin ve masalımızın hükema çocuklarının da yuvalarına kavuşmasını Sevdiğimizden diliyoruz ..amiin..
mesela TİTAN DENEN bu tür cemaat yapılarına girenler hızla zenginleşirler..çünkü sistem kendi içinde döndüğü için ,herkes sürekli birbirlerinden alış veriş yapar..işte o yüzden ani -hak edilmemiş-ortak havuzda toplanan suni haram para ile şişme balon zenginliklerin getirdiği sıkıntı bir yerden patlayacaktı ki,patladı zaten..islam adına hiçbir şey yapmayan bu adamlar ,Allah’ın “ EMRİNİZ ALTINDA ÇALIŞANLARIN TERİ ÜZERİNDE KURUMADAN HAKKINI VERİN” emrini asla yerine getirmediler. .emirleri altında köle gibi çalışanlarına ilk hak olarak düşen zekat-sadaka-fitre ve diğer yardımları bunlara yapmak yerine, o garibanların yanında zengin din satıcısı kulüplerine- sofralarında asla fakirleri almadıkları o münafık klüplerine himmet –hizmet adı altında tirilyonlarca lirayı sürekli akıttılar..
oysa,o paralar bu ülkenin milli servetiydi ..yetimin-öksüzün-dulun-garibin helal mirası idi ve onların haklarını onlara vermeyip, yabancı ülkelere bu milleti vurdurtup –domalttırıp- Ortadoğu da yaptıkları gibi her türlü aşağılayarak sağaltsınlar diye, bu YETİMİN MİRASI oluk oluk uzuuun yıllardır dış mihraklara akıtıldı…
devlet sürekli nerden yeni vergi ve fatura ile halkı soysam diye bakıyor….haksızlığa uğramaktan bıkan sayısız kişi de islamdan-türklükten ve bu ülkeden kaçmanın türlü yollarını haklı olarak arıyor..islam adaleti neden bu islam ülkelerinde zerre yok?!..sadece donların içinde sıkışmış pis kafalar-şalvar ve başörtüsü gerzekliği var? insan olmadıktan sonra işid olsan ne yazar….ülke bu hale gelene dek nerdeydiler?..bu hale getirene dek neden derin devletlere ve çeteleşmeye hep el ele gizli örtülü ödenekten uzuun yıllardır devam ettiler?.. şimdi çıban kanadı ve hepimize zarar verdi..bu son yönetici kişinin suçu asla değildir..suç yy yıllık ortak bir suçtur..o yüzden hızla masum ailelerin ve masalımızın hükema çocuklarının da yuvalarına kavuşmasını Sevdiğimizden diliyoruz ..amiin..
mesela TİTAN DENEN bu tür cemaat yapılarına girenler hızla zenginleşirler..çünkü sistem kendi içinde döndüğü için ,herkes sürekli birbirlerinden alış veriş yapar..işte o yüzden ani -hak edilmemiş-ortak havuzda toplanan suni haram para ile şişme balon zenginliklerin getirdiği sıkıntı bir yerden patlayacaktı ki,patladı zaten..islam adına hiçbir şey yapmayan bu adamlar ,Allah’ın “ EMRİNİZ ALTINDA ÇALIŞANLARIN TERİ ÜZERİNDE KURUMADAN HAKKINI VERİN” emrini asla yerine getirmediler. .emirleri altında köle gibi çalışanlarına ilk hak olarak düşen zekat-sadaka-fitre ve diğer yardımları bunlara yapmak yerine, o garibanların yanında zengin din satıcısı kulüplerine- sofralarında asla fakirleri almadıkları o münafık klüplerine himmet –hizmet adı altında tirilyonlarca lirayı sürekli akıttılar..
oysa,o paralar bu ülkenin milli servetiydi ..yetimin-öksüzün-dulun-garibin helal mirası idi ve onların haklarını onlara vermeyip, yabancı ülkelere bu milleti vurdurtup –domalttırıp- Ortadoğu da yaptıkları gibi her türlü aşağılayarak sağaltsınlar diye, bu YETİMİN MİRASI oluk oluk uzuuun yıllardır dış mihraklara akıtıldı…
ama bilmiyorlardı ki, içimizde hala çok saf –kalbi selim temizler –iman sahiplerimiz vardı ve bu iman kuvvetinin-o kişilerin
niyetlerinin kudretinin nelere yapabileceği bilgisindense ne fetönün, ne de o
gibi soysuz vatan, din düşmanlarının zerre haberi yoktu…
EMANETİ EHLİNE VERİN ayetine ihanetin bedeli ilmi….
EMANETİ EHLİNE VERİN ayetine ihanetin bedeli ilmi….
hemen hepimiz şimdi fetöcü denen bu cevşen büyüsü mankurtlarına az veya çok
para kaptırttık.. pekii nasıl aldılar bu paraları bizden?:
çocuklarınıza kurban
keseceğiz,peygamberimize ve vatanımızın birliğine kurban keseceğiz, dünya ülkelerinde Türk
Müslümanı okullar açıp, herkese türkçe öğreteceğiz ve türkleştireceğiz vs
diye türk milletinin en büyük zaafını
kullandılar.. şükür ki aldıkları paraların bir kısmı ile okul ve devlet okullarını
salaklık okulu olarak göstertmek için kurdukları dershaneleri uzun zamandır işlettiler.. ve milletin helal sadık niyeti ile
verilen hemen tüm paralar yine, okul-dershane-yurt olarak tam teşekküllü geri
döndü.. tabii devletimiz bunlara sahip çıkıp, halka verirse bizimdir...yoksa eski devletler gibi o pis
çarka kirli ellere verirse, bedelini de öder, bizde seyrederiz…ve nedense devletin
okulunda bir şey öğretemeyen tüm öğretmenler bu dershanelerde her şeyi kolayca
öğretebiliyorlardı değil mi?!!!!
bu kurumlar soruları çalarak, uzun yıllardır kendi adamlarını belli okullardan sahte diplomalarla mezun edip, belli makamlara getirip, devleti her koldan kontrole alıp hızla içini boşaltmaya başladılar..ve biz sürekli medyadan her kurumun başına getirilen o kuruma ait olmayan ve hiçbir şeyden anlamayan bu adamları konuşup ,alay ediyor ama nedense neler döndüğünü hiçbirimiz çakamıyorduk değil mi?...güya her kuruma işten anlamasa da islami –dindar-namazlı abdestli,pis bıyık-mıymıy o adamlardan birisi bir şekilde oturtuluyordu.. bu tarz adamların iş bitiremediği mıymıylığını bilen zaten bilir..eski demir perdesi ülkemizdeki memur tiplerinin, vatan haini cemaatteki yansımasıdırlar yani..
oysaki islam işleri yandaşına, namaz kılana,kardeşine ver demez ki..bu yasak..Allah’ın kendine verdiği esma kabiliyetini en mükemmel kim kullanıyorsa, emanet işi –yetki ve mührü ona vermek zorundasın..bu ne diplomaya ,ne tezlere ,nede ünvanlara bakar (*onlarında çoğu nasıl veriliyor proflar bilir )..hak ve hakikat yaratılıştan KUT SAHİBİ OLMAK başkadır.. bu hakikat, EMANETİ EHLİNE VERMEK kimsenin işine gelmez ..
EĞRİ OTURUP DOĞRU
KONUŞMAK İLMİ
bu ülke, ne yazık ki yüzlerce senedir kabiliyet öldürülen-ne dehaların limon sattırılmaya mahkum edildiği bir yer olmuştur..tüm büyük kabiliyetler ülke dışına kaçırtılmıştır..emaneti ehline vermemek ve tüm kurumlara torpille çok önceden kendi tanıdıklarını getirmeleri yüzünden de bu rezil hale düşmüşüzdür.. ülkedeki bütün kurumlar belli taraf parti ve cemaat tarikatların elinde ziyan edilmiştir.. imtihanlar sadece göstermelik olup, onca tahsil hiçe sayılmıştır.. işte bugün bedelini birlikte ödedik …ödüyoruz… bu durumda hangi namazlı abdestli adamdan, hangi emaneti ehline vermiş Müslümandan kaç kişi bahsedebilir ki ?
bu ülkeyi solcusu geldi yedi bitirdi, soydu..sağcısı geldi yedi bitirdi, soydu..asker geldi oda korkutarak, sürekli işkence ile soydu bitirdi, yedi.. her gelen önce kendi ailesini, akrabalarını- yandaşlarını her göreve koyup, soyabildiği kadar bu milleti ve vatanı soydu ..askerlerin her bilgileri gizli kaldığı için ,onların yaptıklarını hep sineye çekmek zorunda kaldık ve korkudan görmezden getirildik…soldakilerde genelde öyleydi.TC yi kendi malları gibi gördüler. .bu ülkeye çivi çakmadılar ama her yapılan muazzam yapılaşma ve gelişmeyle dahi sürekli alay edip, tepe tepe utanmadan kullanırken de, halkı birbirine kırdırtmak için daima fitne çıkartıp-her olan güzel şeye çelme takıp, bir kulp buldular-alay ettiler. dindar türk milliyetçisini hep küçümsediler…onların gücünü ve her şeyin farkında olduğunu asla sezemediler.. bir defa son 20 yılda bu şehre –bu ülkeye verilen muazzam hizmeti ,o kahrolası kinleri ve kibirleri yüzünden bir defacık dahi takdir edip, teşekkür edemediler...iyiyi güzeli besleyip çoğaltacaklarına, daima çirkinliği ve kötülüğü seçip o tarafı tuttular.. saf kalplerle hep alay ettiler…sanki bu grup özel bir haset hastalığı için yaratılmış gibiydi.. vatan-din-millet sevgilerini nedense kimse bu işgalde dahi göremedi.. bu nasıl ve neyin nefreti, anlaşılamıyor tabii..
YALANCININ MUMU YATSIYA DEK YANAR VE AÇ GÖZLÜLERİN SONU İLMİ
bu ülke, ne yazık ki yüzlerce senedir kabiliyet öldürülen-ne dehaların limon sattırılmaya mahkum edildiği bir yer olmuştur..tüm büyük kabiliyetler ülke dışına kaçırtılmıştır..emaneti ehline vermemek ve tüm kurumlara torpille çok önceden kendi tanıdıklarını getirmeleri yüzünden de bu rezil hale düşmüşüzdür.. ülkedeki bütün kurumlar belli taraf parti ve cemaat tarikatların elinde ziyan edilmiştir.. imtihanlar sadece göstermelik olup, onca tahsil hiçe sayılmıştır.. işte bugün bedelini birlikte ödedik …ödüyoruz… bu durumda hangi namazlı abdestli adamdan, hangi emaneti ehline vermiş Müslümandan kaç kişi bahsedebilir ki ?
bu ülkeyi solcusu geldi yedi bitirdi, soydu..sağcısı geldi yedi bitirdi, soydu..asker geldi oda korkutarak, sürekli işkence ile soydu bitirdi, yedi.. her gelen önce kendi ailesini, akrabalarını- yandaşlarını her göreve koyup, soyabildiği kadar bu milleti ve vatanı soydu ..askerlerin her bilgileri gizli kaldığı için ,onların yaptıklarını hep sineye çekmek zorunda kaldık ve korkudan görmezden getirildik…soldakilerde genelde öyleydi.TC yi kendi malları gibi gördüler. .bu ülkeye çivi çakmadılar ama her yapılan muazzam yapılaşma ve gelişmeyle dahi sürekli alay edip, tepe tepe utanmadan kullanırken de, halkı birbirine kırdırtmak için daima fitne çıkartıp-her olan güzel şeye çelme takıp, bir kulp buldular-alay ettiler. dindar türk milliyetçisini hep küçümsediler…onların gücünü ve her şeyin farkında olduğunu asla sezemediler.. bir defa son 20 yılda bu şehre –bu ülkeye verilen muazzam hizmeti ,o kahrolası kinleri ve kibirleri yüzünden bir defacık dahi takdir edip, teşekkür edemediler...iyiyi güzeli besleyip çoğaltacaklarına, daima çirkinliği ve kötülüğü seçip o tarafı tuttular.. saf kalplerle hep alay ettiler…sanki bu grup özel bir haset hastalığı için yaratılmış gibiydi.. vatan-din-millet sevgilerini nedense kimse bu işgalde dahi göremedi.. bu nasıl ve neyin nefreti, anlaşılamıyor tabii..
YALANCININ MUMU YATSIYA DEK YANAR VE AÇ GÖZLÜLERİN SONU İLMİ
.. bizde neden bu anormal durum var?!!..binlerce senedir
diplomasız-akademik kariyersiz ,bilgelikle ne medeniyetler yaşamış ve
yaşatılmış dünya coğrafyamızda ,bu son yy da bitirmedik okul ve akedemia
diploması ,projeleri parayla imzalama
sertifikaları seminerleri ve lisanslar-lisans üstülerle bu uçuruma hızla
nasıl sürüklendik anlayamıyorduk… çocuklarımızı
hem resmi okullara ,hem dershanelere, hem özel derslere ve yapabilirsek sık sık
yurt dışına yolluyorduk…tüm servetlerimizi çocuklarımıza kölelik için
kullanılır olmuştuk..anababa demek çocuklarımızın elinde aşağılanıp hor görülüp
kullanılıp atılmak mekanizmasına dönüştürülmüştü.. çocuklar anababa yerine
kondurulup, çocuk aklı ile işler idareye başlanmıştı… sonuç; saygısız, sevgisiz,
hürmetsiz, kendi bencil egosundan başka kimseyi düşünemeyen-HİÇ BİR BİLGİYİ
TEVHİD EDİP BİRLEŞTİREMEYEN - 6 yaş zekası ve tüüüüüüm diplomaları ile, para
ile yolladığımız –emek vermeden-çalışmadan-hak etmeden ,sadece kitap okuyup
ezberleyip, kağıt üzerinde o konuları işaretleyerek mezun olan –en
haram şekilde - sömürü düzeni olan bazı seminerlerden
topladıkları ,başkasının emeğinin üstüne yatarak- PARA İLE PROJELERE İMZA VERMEK SERTİFİKALARI YETKİSİNE SAHİP, GERİZEKALI, insanlıktan bihaber ,korkunç saygısız –merhametsiz-bencil tonla yeni tür ÇOCUKLARA SAHİP OLDUK ..….
yani türkler çok cahil bırakılmıştı kaç yy dır biliyorsun…tüm tarihleri,lisanları ve gelenekleri –kültürleri ellerinden alınıp yok sayılarak sıfırdan zorla başlatılmaya çalışılmışlardı.. peki bugün ülkemizde okuma yazma bilmeyen nerdeyse yok…herkes dünyada çıkan en son teknolojiye ne yapıp ne edip uzanıp kullanıyor ki ,ülkemiz bu mevzuda meşhur.. peki biz nasıl bu kadar kandırıldık ve uyutulduk ?!!! veya kandırıldık diye kendimizi aklamaya mı çalışıyoruz ?!!
bir anda korkunç bina tarlasına dönen memleket, islama hiç uymayan içiçe birbirinin evinin mahremine sokulmuş uzun duvarlar halinde ,havayı nefeslendirmeyen bu yapılara nasıl sahip olmuştu; ki, bu binaları bu halde - uzuuun duvarlar halinde yapanlar yine bu cemaatlerin-güya dindar tariklerin işadamlarıydı.. ama kendileri bahçe içinde muazzam duvarlarla mahremiyetleri korunmuş saraylarda villalarda yaşıyorlar değil mi? ….kendine hak gördüğünü din kardeşine hak görmeyen ne kadar Müslümandır pekii? o aç gözlü toprak sahipleri ve o aç gözlü müteahhitlerle ,o aç gözlü mimarlar odası ve aç gözlü rüşvetperest belediyeler bu evlere nasıl o izinleri vermişti? ..bu evler ,o kadar korkunç fiyata ,daha projedeyken hemen hepsi satılıyordu üstelik..
yani türkler çok cahil bırakılmıştı kaç yy dır biliyorsun…tüm tarihleri,lisanları ve gelenekleri –kültürleri ellerinden alınıp yok sayılarak sıfırdan zorla başlatılmaya çalışılmışlardı.. peki bugün ülkemizde okuma yazma bilmeyen nerdeyse yok…herkes dünyada çıkan en son teknolojiye ne yapıp ne edip uzanıp kullanıyor ki ,ülkemiz bu mevzuda meşhur.. peki biz nasıl bu kadar kandırıldık ve uyutulduk ?!!! veya kandırıldık diye kendimizi aklamaya mı çalışıyoruz ?!!
bir anda korkunç bina tarlasına dönen memleket, islama hiç uymayan içiçe birbirinin evinin mahremine sokulmuş uzun duvarlar halinde ,havayı nefeslendirmeyen bu yapılara nasıl sahip olmuştu; ki, bu binaları bu halde - uzuuun duvarlar halinde yapanlar yine bu cemaatlerin-güya dindar tariklerin işadamlarıydı.. ama kendileri bahçe içinde muazzam duvarlarla mahremiyetleri korunmuş saraylarda villalarda yaşıyorlar değil mi? ….kendine hak gördüğünü din kardeşine hak görmeyen ne kadar Müslümandır pekii? o aç gözlü toprak sahipleri ve o aç gözlü müteahhitlerle ,o aç gözlü mimarlar odası ve aç gözlü rüşvetperest belediyeler bu evlere nasıl o izinleri vermişti? ..bu evler ,o kadar korkunç fiyata ,daha projedeyken hemen hepsi satılıyordu üstelik..
pekiii…bu milletin çoğu memur ve işçi..çoğu, o evleri ömür boyu aldığı
maaşla alamaz..ama sanki bir yerden sürekli herkese kara para geliyor ve herkes
o kara parayı hızla aklamak için her yerde hızla yapılan inşaatlarda bu
paraları aklamaya çalışıyor gibi delice bir hırsızlık gözleniyordu….
hepimiz o kadar maddeci ve aç gözlü olmuştuk ki, bunu artık kontrol edemiyorduk..ne namusumuz kalmıştı, ne arımız.. ben ve benim ailem senden üstün, çünkü para ve güç benim elimde. .o yüzden ben ve benim çocuklarım diğer kardeşleri yönetecek ve siz zorla buna boyun eğeceksiniz Habil ile Kabil savaşı tekrar zirveye vurmuştu…oysaki dünya hepimize emaneten verilmiş ortak evdi ve gidecek başka yerimizde yoktu…büyük biraderlerin küçük biraderleri koruyarak yanına saf almaları ,daima olduğu gibi orta biraderleri vurdu..olan her zaman ortadakilere olur ve orta direk yine her şeyi bir şekilde toplar ve büyük ile küçüğü affeder…çünkü orta direk terazidir. dengedir.. iki kefe büyük ve küçük biraderlerse ben ben yöneteceğimdir.. temel olan anadirek ,kefeleri isterse kaldırabilir ve zehri panzehiri kendi çanağından direkT sunabilir….
büyüklük irfanı hikmettedir…bir adamın parası,makamı,şanı şöhreti,ilmi olunca insan olmaz ..insan, ancak insan gibi davranıp, kendisine layık bulduğu her şeyi diğer insanlarda layık diye düşündüğünde insan olur..ne yazık ki bu çirkin savaşlar daima insana kulluk edilsin köleliği içindir.. koministide böyledir ,emperyalistide…o tepedeki en yöneten adamlara bakın..o hayran olduğunuz dünyanın en çekici –düşünür-sanat insanlarına bakın..eğer hizmet edenleri, işlerini yapanları ,etraflarını toplayıp adam gibi onları temizleyip insan içine çıkartanları olmasa, hiçbiri donunu dahi çekemez ,bunu da unutmayınız…ki manevi kimlikler bu konuda başta gelir….o yüzden hizmet sektörünü –kendimizi küçümsemeyiniz.. devletin başına gelen her şey bu hizmet sektörü ile olur…hastanedeki ,okuldaki, devlet kurumundaki hademe çoğu zaman en tepedeki yetkin adamdan daha gereklidir ve daha çok iş bitirir ki, hemen her türk, milletin bu özelliğini gayet iyi bilip tepe tepe kullanır..işte bu aç gözlülük ve emaneti ehline vermemenin, yetkin kişilerin işlerini yapmayıp-sadece zenginlere özel hizmet ettiği bu kurumlarda, zavallı halk her zaman olduğu gibi ,kendi derin devletini yine kendisi üretip-devletin içinde devletini kurup, işlerini halletmesini daima bilmiştir… ve işlerin naehil , görevlerini eşit hizmette yapmayan zalimlerin eline bırakmanın bedelini de, hep birlikte fitil fitil ödüyoruz-ödeyeceğiz..
batmak üzere olan batıyı, son derece medeni ve nizami bilirdik biz son yıllara dek..ama sanal alem denen internet çıktı ve tüüm yiğitlikler, empoze ile öğretilmiş her hikaye çöktü..facebook gibi şeyler kötülense ve kullanmayın diye emredilse de, bize bunları emredenler kendileri ve aileleri ile bu sanal alemleri dibine dek her dakika kullanıyorlar biliyorsunuz.. bizleri yönetmek ve bizlerin cahil kalıp, onlara muhtaç olmamız için gözümüzün açılmasını istemiyorlar…eğer araştırır okursanız, ağzımız açık senelerce aval aval dinlediğimiz her bilginin, binler sene evvel yazılıp ,tekrar tekrar binler sene içinde o devre göre aynen yorumlandığını anlarsınız.. tekbir mana var..ama her zamana göre o ilim, rüya yorumu gibi, o devre ve o aletlere göre yeniden şerh ediliyor …
işte bunu bilmenizi ve DÜMENİ –VEFKİ-HELMİ ELE GEÇİRMENİZİ İSTEMİYORLAR.yoksa onları ve ailelerini kim tanrı sanıp, işlerini yapıp onlara hizmet edecek ve varını yoğunu himmet için hibe edecek ?!! uyan ve araştırıp kendin oku-öğren…başkası senden üstün değil..akademia da, sen ben gibi okuyup, kesip yapıştırıp tez yazıyor unutma!! Kendi ilmi olan icat yapar..icat edense daima azdır unutma!!
günümüzün bilişim
ceolarının ortak gelecek bilgisi şuymuş..her ne kadar hemen her şey makineleşse de, insanın hizmeti köleliği ve çok amaçlı kullanımından
alınan haz hiçbir şeyde olamayacağı için, bu organik-canı kanı olan- canı
yakılan -aynı zamanda çok da zevk alınan insanla fuhuş ve her iş için temizlik
–hizmet sektöründe yine aynen tam gaz insan
sektöründen yararlanılmaya devam edilecekmiş..
işte tam da, bu ifşa edilmiş gelecek tasarım ceo bilgilerinin akabinde, dünya halkları da ilk defa sanal alemle birleşti ki, buda Allahımızın teknoloji ve bilişimdeki
mekridir..taaa uzak doğunun her ülkesinde, BATIYA AİT nasıl bir işçi köle sömürüsü olduğunu öğrendik-
gördük….avrupa utanmadan bu insanlara bir cente yaptırttığı şeyi ,onlarca
–yüzlerce dolara tekrar diğer asya ülkelerine geri satıyordu…kendi parasını
sürekli yüksek tutarak, uzak asya ülkelerindeki halklara yaptırttığı her emeği
bedava yani, beleşe getiriyordu.. batının ekonomik sistemi hakikatte sanaldı.. her bir ülke , modern dünyanın tanrısı olan batıya karşı çıkış
yaptığında, bankalarındaki dövizler fırlatılıyordu ve pek çok şirket anında
iflas edip ,yabancılarca bedavaya kapatılıyordu değil mi? eweeet…
halk hemen telaşlanıyor
ve batı tanrısının ekonomistleri ne
derse onu yapıyor ve aç gözlülüğün bedelini fitil fitil ödüyordu…ee bugün ülkemizde
darbe denilen- esasında işgal girişiminde ne oldu pekii?..normalde bu sisteme
göre ,ülkemizdeki tüm ekonomi sistemi çökmesi ve paramız pul olması gerekti değil mi?...pekiii…neden hiçbir para değeri vs
oynamadı.. çünkü dünyayı yönetenlerin ekonomisi de sanaldı ve ifşa edildi de
ondan.. yazılımcılar da onların adamı.. bu hırsızların-haramzade-hiç
doymayan kan emici vampirlerin, ülkem
dahil ,bir sürü ülke bankalarını sürekli birbirine devreden yazılımlarla her an
soyduklarını biliyor musunuz?.. yazılımlar onların elinde olduğu için kimse
bunu yakalayamıyormuş.. yani hepimiz her an soyuluyoruz..
devletler devletimizi ,devletimiz halkını soyuyor..korkunç vergiler,saçma sapan her şeye fatura kesmeler ve korkunç kağıt işleri paraları ile sürekli halk soyuluyor.. peki devlet ne için? Halkına refah ve huzur –güven için değil mi? onca yeraltı kaynağı neden kullanılamıyor? .. her yan deniz neden deniz ulaşımı varken her yana yol yapılıyor? ..neden en ucuzu ve en pratik daha güzeli varken, her şeyin en zoru ve en pahalısı ,en zalimi bu halka reva görülüyor? ..biz neden bize bu kadar düşman bir milletiz ?
bu işgalde devlette gördü ki, halk esasında çok cömert ve samimi..bu türk
milletinde asla ölmeyen bir şecaat , cömertlik ,merhamet var..devleti bir defa övse halkını ,o halk her savaştan en kahramanlıkla çıkacak
güçte elhamdülillah.yeterki ben senin yanında ve yaranındayım halkım densin.. ve vatan sevgisi imandandır diyen halk ile ,iyi asker-iyi polis yan yana o gece bir işgali önledi.. ve ekonominin de ,devletin
de yalancı sermayenin kuklası olduğu ifşa edildi.. ki ,normalde her şey alt üst
olacakken, hiçbir maddi değer değişmedi J ….demek ki ney miş ?!
bu çirkin pis tuzakları, bir daha bu
halka yapmamakta devletin arı namusu olmalıymış..
ÜTOPYA J
ve devletin reisi artık halka şunu da demeli : bizler asala =pkk =işid vs ile uzun yıllardır nedense baş edemiyoruz ..çünkü içimizdeki bazı kişiler bunu istemiyor....ey halkım!!!,asala =pkk=işid =tüm sömürü düzenleri için ,onlar senden kimi şehit ettiyse ve sen kimle istiyorsan bana gel ve ben askerimle polisimle yanındayım.. gel ve bizim beceremediğimiz bu işi ,15 temmuz gecesi hallettiğin ve bizimde canımızı –namusumuzu kurtardığın gibi ,kadınınla çocuğunla ihtiyarınla gel ve bu terörü sen bitir-yanındayım,arkandayım..çünkü bende diğer ülkelerin siyasileri gibi kendi üzerimdeki o kartel şirket ailelerin baskısından korkuyorum ama ey azizi türk milletim sen korkmuyorsun ,sen yap, sen bizi barışa götür demesini de artık bekliyoruz…
amiiin J
***
Sevdiğim senelerdir bu olayı çözmek için üzerinde takip edip -araştırıp iz sürdüğüm o Antakya’da geçen rüyamı şimdi tekrar kaydedeceğim ki; bugün ki anlamla yeniden oku ve bana ne anlamam gerektiğini anlat . anlaşıldığı üzere tüm dinlerin ve tapınakçıların ve askeri terörist vatan hainleri ana komuta merkezi toplanma yeri de son haberlerde yine burası çıktı ne garip değil mi?.her şey Hatay da başladığı gibi yine sanırım Hatay da bitecek mi ?!! ve rüya kaydım
26 şubat 2012 Pazar …… Antakya gibi tarihi bir mekanda sokakta yürüyorum..siyah bir bulut yukarıdan yere doğru alçalıyor.. bulutun içinden TSK silahlı asker-gerillalar oluşarak buluttan aşağı atlıyorlar..TSK askerlerimiz aniden ASALA sonra PKK oluyor ve buluttan aşağıya terör saçarak halkı kurşunlayarak iniyorlar…önümdeki bir adam telaşla “saklanın teröristler “ diyor..solumdaki eski kagir yüksek kapılı eve giriyorum.. dışarıda taramalı silah sesleri her şeyi tarıyor..o adamda merdiven sahanlığında içeride, önümde.. ahşap merdivenler yukarıya çıkıyor.. yukarıda kumaş dokuyan genç bir hanım var..onun tam karşısında diğer dokumacı genç bir erkek..ama o gözükmüyor..bizim oraya çıkmamızı istemiyor. o hanımsa izin veriyor.. bu çiftin hem kumaş dokumacısı hem de boya kazanlarında kumaşları boyadıklarını görmesemde anlıyorum. ve o dokumacı genç kız, bir anda olgun bir hanım oluyor.şimdi ise evliler.. birazdan da o hanımın yetişmiş ve doktor olmuş kızına dönüşüyor.. ama o gencecik doktor kız pkk tarafından şehit edilmiş..ve o kattan birden pencereden aşağı bakıyorum..bahar havası ve ilk okul müsameresi kız çocukları pembe renkli bayram kostümleri ile folklor oynuyorlar.. çünkü ülkede terör bitmiş bayram gelmiş.ve birden bir traktöre bağlı iki römork geçiyor..görmeden anladım pankartta şu yazıyor "doğru yol partisi" iktidar olmuş..üstleri beyaz örtü ile örtülmüş birinci römorka Kuran-ı Kerim, elifba, din kitapları, takkeler dizilmiş.. ardındaki römorkta ise 3 yada 4 siyah mürşid hırkası dikine ikiye katlanarak bir birlerinin üstüne teğet gelecek biçimde yan yana dizilmiş..tam baş hizalarında da yeşil destarlı siyah tac-ı şerifleri var..ve üst tarafında da seccadeleri
(* bu hayalin akabinde bir hakim dostumuzdan yardım istemiştim..oda bana bazı başlıkları verdi,o kelimelerle de internette şu bilgileri bulmuştum.doğru yol partisi kurulduğunda, Ermenistan a çekilmiş olan asala, adını pkk olarak pkk ya devrettiğini bildirip, bunu internette dahi yayınlayıp kamuoyuna bildirmiştir.ve ülkemiz çok değişik etnik kökenli ırk ile dini barındırır malum..başımıza ve meclisimize kimleri seçtirildiğimizi ise ancak rüyalarımızdan sembolik öğrenebiliriz )))
ÜTOPYA J
ve devletin reisi artık halka şunu da demeli : bizler asala =pkk =işid vs ile uzun yıllardır nedense baş edemiyoruz ..çünkü içimizdeki bazı kişiler bunu istemiyor....ey halkım!!!,asala =pkk=işid =tüm sömürü düzenleri için ,onlar senden kimi şehit ettiyse ve sen kimle istiyorsan bana gel ve ben askerimle polisimle yanındayım.. gel ve bizim beceremediğimiz bu işi ,15 temmuz gecesi hallettiğin ve bizimde canımızı –namusumuzu kurtardığın gibi ,kadınınla çocuğunla ihtiyarınla gel ve bu terörü sen bitir-yanındayım,arkandayım..çünkü bende diğer ülkelerin siyasileri gibi kendi üzerimdeki o kartel şirket ailelerin baskısından korkuyorum ama ey azizi türk milletim sen korkmuyorsun ,sen yap, sen bizi barışa götür demesini de artık bekliyoruz…
amiiin J
***
Sevdiğim senelerdir bu olayı çözmek için üzerinde takip edip -araştırıp iz sürdüğüm o Antakya’da geçen rüyamı şimdi tekrar kaydedeceğim ki; bugün ki anlamla yeniden oku ve bana ne anlamam gerektiğini anlat . anlaşıldığı üzere tüm dinlerin ve tapınakçıların ve askeri terörist vatan hainleri ana komuta merkezi toplanma yeri de son haberlerde yine burası çıktı ne garip değil mi?.her şey Hatay da başladığı gibi yine sanırım Hatay da bitecek mi ?!! ve rüya kaydım
26 şubat 2012 Pazar …… Antakya gibi tarihi bir mekanda sokakta yürüyorum..siyah bir bulut yukarıdan yere doğru alçalıyor.. bulutun içinden TSK silahlı asker-gerillalar oluşarak buluttan aşağı atlıyorlar..TSK askerlerimiz aniden ASALA sonra PKK oluyor ve buluttan aşağıya terör saçarak halkı kurşunlayarak iniyorlar…önümdeki bir adam telaşla “saklanın teröristler “ diyor..solumdaki eski kagir yüksek kapılı eve giriyorum.. dışarıda taramalı silah sesleri her şeyi tarıyor..o adamda merdiven sahanlığında içeride, önümde.. ahşap merdivenler yukarıya çıkıyor.. yukarıda kumaş dokuyan genç bir hanım var..onun tam karşısında diğer dokumacı genç bir erkek..ama o gözükmüyor..bizim oraya çıkmamızı istemiyor. o hanımsa izin veriyor.. bu çiftin hem kumaş dokumacısı hem de boya kazanlarında kumaşları boyadıklarını görmesemde anlıyorum. ve o dokumacı genç kız, bir anda olgun bir hanım oluyor.şimdi ise evliler.. birazdan da o hanımın yetişmiş ve doktor olmuş kızına dönüşüyor.. ama o gencecik doktor kız pkk tarafından şehit edilmiş..ve o kattan birden pencereden aşağı bakıyorum..bahar havası ve ilk okul müsameresi kız çocukları pembe renkli bayram kostümleri ile folklor oynuyorlar.. çünkü ülkede terör bitmiş bayram gelmiş.ve birden bir traktöre bağlı iki römork geçiyor..görmeden anladım pankartta şu yazıyor "doğru yol partisi" iktidar olmuş..üstleri beyaz örtü ile örtülmüş birinci römorka Kuran-ı Kerim, elifba, din kitapları, takkeler dizilmiş.. ardındaki römorkta ise 3 yada 4 siyah mürşid hırkası dikine ikiye katlanarak bir birlerinin üstüne teğet gelecek biçimde yan yana dizilmiş..tam baş hizalarında da yeşil destarlı siyah tac-ı şerifleri var..ve üst tarafında da seccadeleri
(* bu hayalin akabinde bir hakim dostumuzdan yardım istemiştim..oda bana bazı başlıkları verdi,o kelimelerle de internette şu bilgileri bulmuştum.doğru yol partisi kurulduğunda, Ermenistan a çekilmiş olan asala, adını pkk olarak pkk ya devrettiğini bildirip, bunu internette dahi yayınlayıp kamuoyuna bildirmiştir.ve ülkemiz çok değişik etnik kökenli ırk ile dini barındırır malum..başımıza ve meclisimize kimleri seçtirildiğimizi ise ancak rüyalarımızdan sembolik öğrenebiliriz )))
tarih tekerrürden ibarettir devreye girmek ilmi..
yani bu konu biterken
durum özetle şudur: memleketin başına gelen, senelerdir beklenen MARDUK-MEHDİ-FOTON KUŞAĞI-KIYAMET BİLİNCİ ile
TOPLU UYANIŞTIR.. MEHDİ GELİNCE, onla AYNI GÜÇ ve ANLAMDA
bu defada tam zıttı olan DECCAL
de zuhur edecekti değil mi? peki bu manada marduk-tammuz en sıcak hekate köpek
sıcaklarında ŞİRA-ŞUUR dan dan geçerken,
TARIK DARBELİ VURUŞLU YILDIZ BİZE NE GETİRDİ !!!!
DECCALliyet bilincimizle ,evvela hepimiz olayı bize sanal-holografik gösterildiği gibi anlayıp-ben de dahil face başında fitne fesada düştük? içimizde uyanık olanlar ,kendilerinin mehdisi ve o mehdi liderin askeri olanlarsa ,emri alır almaz ulul emre uyup sokaklara çıkıp ölümüne -cansiperane direndiler ve bugünkü TÜRKLERİN ERİŞİLMEZ TARİHİNİ BİR GECE DE YİNE YAZDILAR.. ve biz sanal alemde atıp tutarak sadece lafazanlık ettik!....uyananlar yine uyandı.uyuyanlar uykuya verdi orucu J gitti..
ve olay SALALARLA -EZANLARLA ŞAMda AK
MİNAREde DUYURULDU mu ?eweett.. (* ŞAM DEMEK kam-kamil-güneş yani RUH da
demektir)
ve olay sabahı bazı kişilerin mehdisi ak
camide İMAM OLUP NAMAZ KILDIRDI MI ? evettt..
dolayısıyla gelecekte ki mehdi ve
deccalleri beklemek yerine, içinde yaşadığın anda ki mehdi ve deccali okuman
daha akıllıca ve işe yarar değil mi? eweett..
mesela sen bu kıyamet koparken ne
yapıyordun?.. "elinizde yeşil bir
fidan varsa ,kıyamet de kopsa o yeşil fidanı dikin" diyen peygamber
emrine uyup,olayları
güzel ve hayra yorup BİRLEŞTİRİCİ -TEVHİD EHLİ OLARAK MI ortaya çıktın,yoksa
deccal askeri olarak fitne fesad ,AYRIŞTIRIP BÖLÜCÜ olarak mı olaya dallama
girdin..
!!! senin mehdin ve senin deccaliyet
idrakin şimdi ne alemde? J
pekiii...senin mehdi idrakin gelip,fitne
fesad deccaliyet idrakini öldürüp,kötü zanlarını müslüman edip, onları hidayete
erdirip, kendi RUH MEHDİSİNİ İNDİRTİP ,EZAN-SALA OKUYUP ,hepsini Müslüman
ederek ardına takarak imam olup , NAMAZ
KILDIRDI MI ??! JJ
ve geldik MEHDİ= DECCAL idraklerimizden
sonra da, geleceği farz edilen İSA BOYUT İLMİne ki bence İSA bilinci için daha erkenJ.
******
******
Sevdiğim biliyorsun ki ben halka ve
islama yapılan bu çirkin zulümden çok kırgın olduğum için aylardır dersimi
yapmıyorum ve mecbur olduğum farzlar hariç her şeyden soğudum.. ve o iki kaş
aremdeki sistem vefki dağılınca da, artık benimde işim bittiğine hükmettim,..normal boş boş yaşamak
sıradan hayatıma döndüm....el işi ve hobylerime bile yeniden başladım..hatta şimdi Gürcistan gezisinde olacaktım fakat turlar güvenlik yüzünden iptal edildi..amma sen hayalimde zaten bu geziyi engellemiştin :)...ve artık
tek bir rüya dahi görmüyor olduğum içinde benim olaydan feragat ettirildiğimi
düşündüm.. zaten aşkım çoktan bitip alınmış ve masal yazma kabiliyetimde
yerlerde sürünüyordu.. çünkü ben bu
zulme dayanamıyor ve seyretmek de istemiyordum.. senelerdir ha sabret bitecek ,ha
sabret güzel günler gelecek yalanları ile oyalandırıldım biliyorsun.. hiç
bir maddi manevi hakkıma el uzatıp ne
istedim, nede alabildim..herkes her
şeyimi yağmaladı ve tepe tepe kullanıyor ve hala ben gözlerinin önünde bu zulmü
yaşarken umursanmıyorum.. ve bende artık beklemekten bu işkenceden sıkılıp
oyundan çıktım J….amma
hayalimde sen beni dersim için ikaz ettin ve ben o gün dersime yine başladım ve
şunları yaşadım bak..
EY AZİZ DİYAR-I RUM TÜRKLERİ ,ARTIK KORKMAYINIZ,BAHT SİZİN,DEVRAN SİZİN .MÜJDE SİZİN :) AMİİNN
SAATLİ MAARİF TAKVİMİ İLMİ :)
Eyledi Seyyid er-Rifâî Rûm'a işâret
Fethü'l-Maârif de verdi bu sırra beşâret
Sırrî Kisvenâme'nin nüktesine dikkat et
Bak Sâbit dem-i İsâ, zuhûr etti Mehdiyyet
EY AZİZ DİYAR-I RUM TÜRKLERİ ,ARTIK KORKMAYINIZ,BAHT SİZİN,DEVRAN SİZİN .MÜJDE SİZİN :) AMİİNN
SAATLİ MAARİF TAKVİMİ İLMİ :)
Eyledi Seyyid er-Rifâî Rûm'a işâret
Fethü'l-Maârif de verdi bu sırra beşâret
Sırrî Kisvenâme'nin nüktesine dikkat et
SÖZ-SIR BÜYÜDÜR.. HER KÜN EMRİ YENİ BİR VEFK-SİSTEM-ZAMAN YAZILIMIDIR..
4
ağustos hayali.. gece uyandım..yakaza..iki kaş aremde o muazzam ışıklı
vefk yine kurulmuştu Sevdiğim..sürekli hareket eden ve dönen şifrelerini yine
tabii ki göstermedi. fakat birine zumlandı ki, O sevgili NUN harfiydi.. sonra
yine uyudum ..rüyam da bir orman şehirdeydik..gece kapkaranlıktı.. sıkıyönetim
vardı..orası tehlikeliymiş ama ben koyu yeşil ormanın içinde korkuyla yukarıya
bakıyordum.. yeryüzünün tepesinde bir dağ vardı ve bu dağda iki dev nefilim,dev
atlarının üzerinde kolluk ederek geçiyorlardı..başlarının üzerinde Dodo kuşu
gagalı , çağlar evveline ait dev antik kartalları vardı..iki dev atlı
gözcü-neflim ve iki dev kartal gözcü..onlar beni görmedi ama ben o devlerin
haşyetinden çok kokarak, tan ağarmamış
karanlık göğe bakmaya devam ettim..şunları anladım Sevdiğim..gökte
delikler varmış..bu deliklerden sadece hakiki iman sahipleri delip
geçebilirmiş..ki bu imana sahip çok az kişi varmış ..o nefilimlerse bizi dünya
hapishanesinde ,o deliklerden kaçıp gitmeyelim diye bekleyen gözcülermiş..
****
7 ağustos... şehrimizde 5 milyon vatandaşın katıldığı dev bir miting oldu ..ve ben göklerin koruması altındaki ülkemi vatanımı,dinimi,milletimi bir daha aşkla sevip bağlandım..bu millete verilecek olan emanet için,milletim imtihan edilmişti ve 15 temmuzda torpilli de olsa bu imtihanı kazanmış ve emanetini almak için hazırlanıyordu.. çünkü Türk Müslümanları aşk insanıydılar..o kadar uçuk kaçık ve çocuk ruhlu olmaları,onların aşk adamı olmasındandı.. işte tasavvufun mana ricalide bu vatanı ve bu insanı o yüzden Allah dininin bekçisi ,koruyucusu ,emanetçisi ,askeri seçip vazifelendirmişti. Ve buna dair belgede masal bittiği an mesajla geldi ki kopyalıyorum Sevdiğim J …
****
7 ağustos... şehrimizde 5 milyon vatandaşın katıldığı dev bir miting oldu ..ve ben göklerin koruması altındaki ülkemi vatanımı,dinimi,milletimi bir daha aşkla sevip bağlandım..bu millete verilecek olan emanet için,milletim imtihan edilmişti ve 15 temmuzda torpilli de olsa bu imtihanı kazanmış ve emanetini almak için hazırlanıyordu.. çünkü Türk Müslümanları aşk insanıydılar..o kadar uçuk kaçık ve çocuk ruhlu olmaları,onların aşk adamı olmasındandı.. işte tasavvufun mana ricalide bu vatanı ve bu insanı o yüzden Allah dininin bekçisi ,koruyucusu ,emanetçisi ,askeri seçip vazifelendirmişti. Ve buna dair belgede masal bittiği an mesajla geldi ki kopyalıyorum Sevdiğim J …
Onlar sütun (evtad) durlar, arzın hamili
kamil insanlardır.Arz, onların omuzları üstünde yükselir. Onlar Mukarrebun
melekleri gibidir. O kadar yakınlaştırılmışlardır ki, ne kendilerini ne gayr’ı
ne de Allah’ı bilirler. Çünkü Allah’ın sonsuz ve mutlak varlığında gaybubet
etmişlerdir. Maveraünnehir, işte bu büyük sırrın adıdır.
Anadolu’nun büyük sırrıdır.(alıntıdır)
GELELİM BU MASALIN AŞK NERESİNDE İLMİNE J
salat ve salavat aşkın melodik ritmi frekansıdır..aşk, bize öğretildiği gibi romantik bir duygu seli de hiç değildir.. aşk içinde fazlası ile şiddet barındırır.. en büyük aşklar büyük nefretler ve kavgalar başlar diye boşuna dememişler.. şiddetli zıtlıkların RAHMAN ile RAHİM= ADEM ile HAVVA , + ve - ,X ile Y , O ve 1’in son sürat CERN çarpışması gibidir aşk.. açığa çıkan hazzın maddeleşmesi işe AŞK MEYVESİ olan DÜNYA dır..burası bize verilmiş ama kıymetini asla bilemediğimiz cennet ile cehennemimiz, evimiz, içindeki ışık dışarı sızan eşsiz mavi incimizdir…onun kutbu, çekim merkezindeki MİL –ASAMIZ TURUKU ALİDİR.. dünyamız bizi değirmen taşları gibi döndüren ve öğüten biricik okulumuzdur..
ALLAH SEVDİĞİNDE EN ŞİDDETLİ AŞKLA SEVER ve SEVDİĞİNİ O AŞKLA ANİDEN ÖLDÜRÜR J :öldürdüğünü de dilediği iş için seçip kul olarak kullanır ki ,bu türler için artık korku ve kalbe gelen uzun hüzün-keder yasaklanmıştır ..Allahımız TEVBE Suresinin son ayeti ile kulundan tevbe alır ve ona katından bir KALP verir..ona zikir yaptırır ki, kendi adıyla kudurarak delirsin ve bir daha başka yaratılmışlara tenezzzül edip de dönüp bakamasın.. aşk ta, utanacak hiçbir ar namus bırakılmaz ki , aşık kibirlenemesin.. kendine bir varlık atfedemesin....sadece sana verilen bu muazzam anlık aşkın tadını çıkartasın.. beynin iki çıkarcı lobunu verip, kalp alasın ve beyni kalbe bağlayasın.. KALP dir ANLAYAN ve BİLEN..kalptir gören, hisseden..KALP dir O’NUN mekanı ve evi ..kalptir onun bir beyaz kuş tüyü teleğine ,kaderleri değiştiği..
ve ben bugüne şahitlik edip, tanıklık tutanağımı buraya Sevdiğime kaydettiğim için bir kez daha onurluyum.. kırmızı nur ismi celal ALLAH esma nur rengiymiş..şehitlerimizin ve bayrağımızın rengi kırmızıdır.. aşkı temsil eden renk kırmızı kabul edilir..şeyh postları zuhur maddeleşmek makamı kabul edildiği için kırmızıymış.. her bebek kanlar içinde güneş gibi doğar.. batışlarda kızıldır.. kök çakra kızıl kabul edilir.. KUndalini yılanın üzerinde uyuduğu Kİ enerji hazinemizdir.. tabutlarımızdaki bu enerjiyi kullanmayı biliyor muyuz ki ,TABUT ve SEKİNE den bahsedebiliyoruz? Ya SEN TABUT’UN İÇİNDE VAHİY ALAN-IŞIKLA TAŞA YAZILANMISIN ?
bir gün NUN ile karşılaştığımda ,bana hala göstermediği suretine-nasıl bir şey olduğunu bilemediğim ışığına bakacağım ve diyeceğim ki; EY NUN VEL KALEM .. EY GÖZELERİN İÇİNDEKİ EN DERİN GÖZ!! Kalem’in batırıldığı mürekkep hokkası.. yazıların kaynağı NUN denizi.. yazılan LEVHA selam sana!!! EY KALEM, içindeki mürekkep ne bitmez bir derya deniz..seni öğrenmek için yazdığım tüm masalların anası.. herkesin bir harfi varsa benim harfim sen sin ..dairem.noktam. ruhum.ruhül kudüsüm NUN . YA EN NUR !!!
***
masalı isteyen ve zorla yazdıran yetkili mercimiz NUR esmasıdır-sorularınızı kendi iç kalbinizden ona sorun lütfen bana değil J
NUR-FOTON-IŞIK
10. ve son kabul ettiğim Masal bitmişti ve bir daha asla yazmayacağım dediğim gece Sen geldin.. Ağzımdan çıkan her sözle imtihan oluyorum.. Susmayı da öğreneceğim demek ki..
“Sor, dedin, sor bana”..
Sessiz ve harfsiz kelimelerinle……
Olmayan klavyemden olmayan harflerimle yazdım………
“ne sorayım”…………………
“Nur’u sor” dedin……………….
“Nur nedir..? yazdım………………
“Nur benim dedin…………………(2008)
****
masalın tefekküriye konusu :TÜM HARFLER VE RAKAMLARDAN EVVEL SEMBOLLER VARDI..SEMBOLLERDEN EVVEL NE VARDI?..ALLAH KÜRSİSİNİ ARŞ ÜSTÜNE ARŞI İSE SU ÜZERİNE NEDEN KOYDU İLMİ
Kül
Tiğin yazıtında EY TÜRK MİLLETİ TİTRE VE KENDİNE GEL diye yazıyormuş ve bugün
herkes titreşim ilimlerinden bahsediyor ve atom altına inmek -hiçlikten dem
vuruyor...peki, hz Mevlana nın” demir
tozuna döndüm ben.. MIKNATISTAN KAÇIYORUM-TÜM MIKNATISLARA YAN ÇİZDİM
“dediğinde ,yaşadığı şeyi kaç kişi
hakkıyla anlıyor?....
yeni devrettiğimiz bu çağda -metafizik ilimleriyle ,maddeye tapan bugün ki insanı sevgiyle sarıp ,titretip kendine getirmek için hazır ve nazır bekliyor J
AŞK
-I MEŞK İLMİ..bu videodaki aşkın yakışını anlar ve anlatabilir misiniz ?
eşyayı 6 cihetten öğrenmek için
sürekli dua edermiş ResulAllahımız..
biz
bugün bize açılan bu ilimle ,hakikatimizle kolayca yüzleşebiliriz. .kişi kendi
dalga boyunu sabit tutabilir ve diğer rahmani veya şeytani insiyasyonla
mıknatısa dönüşmüş kişilere karşı kendisini savunabilir mi ? kendi hakikat
denizini nasıl koruyabilirsin ?
mesela
orada son sahnede OSİRİSİN-PTAH IN BEL KEMİĞİNE YILDIRIM İSABET ETİRİLİP ZIRHLI
İNSAN YILDIRIMA ÇARPTIRILIYOR..bu genel şaman olmak yöntemidir ..GÖZDEN ÇIKAN
NAZAR ŞUASI EN YÜKSEK İNSİYASYONDUR.....ve eski mısırda ki bir sahneye ne kadar
da benziyor değil mi ?
sabah
mesajıma bir video yollamış bir masal çocuğu.. o bir ses bilimcisi hem de
sessiz havada gezinen ve kendi kendine işler çeviren şeyler icad edebiliyor
…tabii o da emaneti ehline verin emrine muhatap birisi.. ve devletin tepeleri
ona da ihanet edip, onun haklarını halen gasp ediyor.. çünkü ülkem deha düşmanı
..Sevdiğim OLAĞANÜSTÜ KABİLİYETLİ masal çocuklarımı koru ve amiinn J…şimdi bu klibi izliyorsunuz....
HİÇ
LİK DENEYİMİ yani ölmeden evvel nasıl idraken ölünür ve BİZ ASLINDA NEYMİŞİZ
BAKIYORUZ..kömür tozu-pil tozu-mıknatıs olmak nedir? çekim ve itim yasası
nedir?
KÜN
FEYEKÜN nedir?AŞK-I MEŞK ,cazibei kudret eli nedir ?
LA
İLLA,İLLA LA=VARYOK oyunları nedir?
eşyanın
hakikati nedir ?
bugün
üzerimizde oynanan ses dalgası savaşları ile bize neler yapar ve
yaptırabilirler uyan ilmi :)?
nur cihan
17 ağustos 2016
nuralem7@hotmail.com
nur cihan
17 ağustos 2016
nuralem7@hotmail.com