29 Ocak 2012 Pazar

99 ACVE HURMASI (akik taşlarının) MASALI 1

 99  ACVE HURMASI (akik taşlarının) MASALI 1

sanma şâhım    herkesi sen     sâdıkane    yâr olur
herkesi sen    dostun mu sandın   belki ol   ağyâr olur
sadıkâne   belki ol    âlemde bir      serdar olur
yâr olur   ağyâr olur   serdar olur    didâr olur 
" Hz.Yavuz Sultan Selim Han"

Bir varmışşş  bir yokmuşş..bunu bilen hiiç yokmuş..bilen bilmişş, bilmeyene dememişş..demiş amma, bilmeyen hiiç anlamamış..gelen giden birmiş..birrr, birrr gelip gitmişler birler…birer birer ikiler üçler…biri binine benzediğinden TÜÜM birler birlikte, beraberce birleşip bini bir olmuşlar..bir bir dile gelip, birbirlerine birbirlerini anlatmışlar ve masalımızda bu birliğin masalı olmayı bilmek istemiş.:)

Merhaba Sevdiğimm ve Merhaba..yine Sen kazandın..tebrik ediyorum.. arsızın,yüzsüzün bir defa daha çark edip devrederken, yine yürümek için devama karar verdiJ??!! .. nedeennn?hep aynı cezalar..hep aynı..beni nasıl darmadağınık edeceğini Senden ala kim bilebilir ki değil mi?ve ne yazacağımı henüz bilmiyorum Sevdiğim..yapacağım tüm cahillikler ve hatalar için şimdiden özür diliyorum ..beraber  gidip,birlikte başaracağımızı söylediğin için buna cesaret ediyorum..yoksa benim ne ilmim ne de halim var biliyorsun..beni Sensizlikle lütfen cezalandırma…nerdeyse bir aydır bir defa bile hayalime gelmedin..ve tüüm rüyalarıma yine ambargo koydun..ve etimle kanımdan tevellüt edenlerle, canımı her zamanki gibi hiiç acımadan, maddi manevi yaktırtdın..ama en çok karartmalar dokunuyor tabii..yağmurda karda, süklüm püklüm-bir türlü öğrenemediğim toplu taşıma araçlarından yanlış duraklarda bilmem kaç kez inip,gece yarısı ıssız sokaklarda bilmem kaç durak yürüyüş ve sonuç hüsran.. bana hiç merhamet etmesen ve senelerdir bu zulmü çektirsen bile, ben yine bu şeyleri öğrenemiyorum ki..bunlar benim doğama aykırı bir kere..sadece zulüm..ve onca eziyetten sonra bir göz aydınlığı umuyorsun ya birde hanii…heyy!!..bu ne acı!!..bana bunu nasıl yaparsın?…neyse ki hayallerime Sen gelmesen de Haybabam geldi..(yalan söyledim, ikiniz birden içime indiniz)…….. yola devam etmem lazım biliyorum ama yürümekten artık bıktım..biraz NEFES LÜTFEN..BİRAZ FERAHLIK..YETER ARTIK DESEM..AYAĞIMI TOPUĞUMU YERE VURSAM, BİR DUYAN OLUR MU Kİ?...

ve bu yeni dönem için, her zamanki gibi ,yine kendi kendime tek taraflı bir anlaşma yapmak istiyorum..hani Sen beni mutlu etmek için vardın ya ..ve her şeyindim.. ve … diliyorum ki şımarma hakkım bakidir..ve dilerim ki; sınırlarımdan düşmek üzere iken, her vakit ki gibi beni yine yakalarsın..şöhret belası afetinden beni uzak tutacağından eminim inşallah ve aminn..ve bu tür kişileri bana lütfen sakın yaklaştırma..onlardan çok korktuğumu biliyorsun...beni  Sana karşı mahçup edip utandırma lütfen..ve Sevdiğim sanıyorum ki himmetlerim bitti..ve tabii bir defa daha mıknatısına yakalanmayı çok isterim..o karanlık kudreti,o ağacın köklerini ve o tür şeyleri de tabii..her masalım için böyle bir hediye diliyorumJ..en edebsizlerinden olsun lütfen…ben sonradan ,edebi bir dille Sana olanları anlatırım nasılsa…mademki benim maddeden yana hiç bahtım yok; bari ,kibritçi kız misali her masalımla uyandıracağım yeni idraki ışıksal hayallerimin zevkü hazları olsun..bunlar her şeye değiyor biliyorsun..hayali bile olağanüstü..bazen kendimi  Kralın soytarısı gibi hissediyorum.. şımartılıp şımartılıp tepeye çıkartılan, sonra, bir şeylerin hiddeti üzerine musallat edilen misali..ama Kral cazip..katibi  ona hayran..sanırım anlaştık değil mi Sevdiğim..ağanın eli tutulmazmış ya hani..edebimdenJ yazamadıklarımı da belki Sen eklersin diye düşündüm tabiiJ…….

Nerde kalmıştık bakalım..”elii eliiii” şarkımın yankılarında..bu masal çocuğu için harfler canlı olduğundan tesiri de öyle oluyor tabii..ve geçmiş masalımızın bitmesine  yaklaştığımız andan itibaren Sen hayallerime gelmeyip beni terk ediyorsun..en son masalla artık durmaya kesin kararlıydım..ve nane okuldan ateşli virüs kapmış..okulun yarısı bu hastalıktan muzdarip..gece bir çığlıkla “anneee annne “diye ağlamada..sağ eli havada “elimm yokk ..elim yokk “diyor..ne hale geldim biliyor musun Sevdiğim?!..ben insanım ..nasıl dayanırım ki..sonra dereotu onu yatağıma getirdi..işte sarıldık.ona elimi yasladım..okudum..ağladım..ateşler içinde..sonra yine uyudu..birazdan sol elini havaya kaldırdı..”elim yok ,elim yok” dedi..”var “dedim “bak burada..ateşten öyle görüyorsun, korkma”…işte Sevdiğim ,ilk kırılma noktam bu oldu..sonra maydanoz..ben duyduğum her şeye mukavemet kazanmışım galiba..vazgeçmem sandığım her şeyden vazgeçtim bu defa..yaniii. ve anladım ki Sevdiğim insanın yaratılış fıtratına hiçbir şey etki edemez..ne öğretim,ne yetiştirme..huy ayrı bir şeydi..onu ancak zaman ve imtihanlar şekillendirebilirdi..başka hiçbir şey yaratılış fıtratına tesir edemiyordu.. belki yeni duyduğum bu şeyler benim için daha iyi oldu..son kalan tuğlalarımı da yıktı.. ağlamadım bile..ve tutunacak hiçbir şeyim kalmadı..sadece Sen..Sende bana ait değildin ve hiçbir zamanda olmayacaktın ya hanii..HayA’limsin ,Aya'limsin, o kadar…


cumartesi..müzikevi..muhteşemdi..öyle şeyler anlattı ki ,akıl yok.akıl bunlara akıl erdiremez..  ve müzik..ben az daha sema yapacaktım..o hale geldim Sevdiğim.. meşrebim kabardı..neyse ki kendimi tuttum..salaya dayanamadığımı biliyorsun değil mi?((bu arada benim için okuttuğun o muhteşem salaya da teşekkür ediyorum..çok incesin  her zamanki gibi...))orada ve dönüşte ve birden sabaha karşı gittiğimiz evde pek çok şey dile geldi...böylece benden de, özür mektubu yazdığımızın  hakikatini  fethetmiş oldu.. yaptığım tüm edepsiz kıskançlıklar için özür diliyorum..ve verdiğin ders içinde teşekkür ediyorum..beni affettiğini  her zaman da affedeceğini nedense biliyorum..bu benim elimde değil biliyorsun..

portakal kabuğu suyu kokulu  bedenli güneşimiz doğdu
bizim güzelimiz arzı endam eylemiş
güzelliği ile bizi mestan eylemiş
etrafı sarsa da gizli fena nazarlar
güzelimizin bakışı hepsini bertaraf eylemiş….
O sözünün eriydi ve sözünü tuttu..tutisi de O’na daha çok tutuldu..



işte o yüzden Sevgilim; eşsiz, benzersiz, güzeller güzeli, arı duru saf yanım Ruh’uma yöneldim…J..çok iyi geldi Sevdiğim.o, beni iyileştirebiliyor..o kadar güzel bir şey, nasıl olup ta benim ruhum olmuş hep hayret ediyorum..onun ne eli,ne saçı,ne kolu,ne bacağı  var..hiç bir şeye benzemiyor..tanımsız..ama yinede eşsiz benzersiz bir huzur O…işte ben ona yönelmişken ortaya yine Sen çıktın tabii.benim ruhumun; bu zavallı beden eşeği olan, ben kılıfını, nasıl kullandığını hatırladım..o Sana aşıktı..ve beni Sana götürmüştü..utançtan ezilerek ,ağlaya zırlaya perperişan işleyeceğimiz dersimizi Sana nasıl haber vermiştim..

ve secde=Seni bilip kabul edip tastikleme= hükmünü onaylama….önünde ağlayarak diz çökmüştüm..ve yapmak istediğim şeyi söylemiştim..gülerek” hayır..buna izin yok ..yapma” demiştin..ben ısrar etmiştim” ama yapmam lazım” ..Sen”hayır..izin yok.yapma” demiştin..ağlayan” o zaman sarılabilir miyim “demişti…”evet”…çocuk Zamanın boynuna ağlayarak dolandı..Sevdiğim, o zaman ne olmuştu biliyor musun?.. uzun uzun yıllar sonra şimdi öğreneceksin..ben sol omzunda ağlarken, birden karşımda benim eşsiz benzersiz sevgili ruhum belirdi…Ya Rabbim bana nasıl muzur ve eğlenerek” ben kazandım” diyerek bakıyordu ve gülüyordu biliyor musun..işte onun o acaip halini görünce bende ağlarken birden gülmeye başlamıştım hanii..o inanılmaz akıllı ve Sen konusunda çok kıskanç..ruhumun Sana nerde ve nasıl aşık olduğunu henüz öğrenemedim tabiii..ben,onun , beden- pembe gri eşeğini tepe tepe kullanmasına sık sık kızıyorum..en çok Senin peşinde, sadece  bir bakışlık göreceğiz diye dolanırken tabii..olan bana oluyor..ben ezilip,horlanıp,rezil edilip,takibe alınıp itilip kakılıp dedikoduya maruz kalıyorum..benim bu yaşadığım tuhaf hali onlara anlatamam ki..anlatsam da anlamazlar ki değil mi Sevdiğim..


işte ruhum ve  ben nefsim ,Sen hedefi Nokta-i Ali A’lamıza öyle esiriz..ben en çok şuna isyan ediyorum..bu kadar zulüm çektiğim halde; ruhumun yaptığı, yaşadığı hiçbir şeyi  bana haber verip göstermemesine kızıyor  ve alınıyorum Sevdiğim..birde iki kaş arasında ki o daire-i alan..o hattı noktanın nefes alıp verircesine daralıp genişlemesini anlayamıyorum.. mesela bir meşksel durum varsa ,merkezdeki ferde yönelen bir akış oluyor..ama ondan bana akacağına benden ona akıyor..bazen, sanki ,karşılıklıda olabiliyor gibi..o vakit Senin ona bir şey yaptığını anlıyorum..beni kullandığını da…o nabız gibi çalışıyor..bazen ,bir vakitler görünmez bir kurşunla vurulup delinen orası inanılmaz genişliyor..ben korkuyorum..Sevdiğim, ben onun ne olduğunu ne zaman öğreneceğim peki..Seni düşündüğümde,düşünmediğimde,bazen bir şey okurken de oluyor..o zaman ne oluyor peki?benim vücudumda kaç  vücud iç içe ve ne yapıyorlar peki?ben neden kendimi birleyemiyorum peki?keşke öyle ayrışıp darmadağınık halimi görmeseydim değil mi?bak aklımı yitirdim işteJ….ilerde delilik fenomenleri üzerine de yazmalıyız bence Sevdiğim..başlık:nasıl delirdim?J…bir ışınsal düzlemde tabii..


sonra yollardayım..kar..ayaklarım kayıyor.ben düşersem ne olur biliyor musun Sevdiğim?.. bana kim bakar ki?Sen mi?..göremediğim,konuşamadığım Sen mi?..yoksunluklardan geberirken sesimi duyuramadığım ve hiçbir kapımı açmamakta direnen Sen mi?. metrobüsteyim..içimde “biz”le başlayan konuşmalar yapan bir sessiz harfsiz sözler konuşuyor.. ”biz”,”biz”..bana yaptıkları zulmü ve çektirdikleri eziyeti anlatıyorlar..hepsi benim öğrenebilmem içinmiş Sevdiğim, öyle dedilerJ..o konuşurken etrafımdakileri gözlemliyordum ve düşünüyordum.???!!!!.işte sonra ben aklımı yitirip yitirmediğimi düşündüm..ama bu anlayış da beynim hiç devrede değildi..nede kalbim..ben hissizdim..öyle bomboş bir kalıp misali..ve içimde o konuşma oluyordu..”deliriyor muyum” demedim.. zaten o ,bilinen bir şey değil mi Sevdiğim?ben Senin yüzünden Senin delin oldum..kaç senedir de bir türlü iyileşemiyordum üstelik..iyileşebilmem içinde bu ilaç reçete mektuplarını Sana yazmam ve ruhumun Sana olan zaafını ve haberlerini benim bilmediğim ama ikinizin bildiği bir biçimde anlatabilmem lazımdı değil mi?JJJ

Sonra “takkk “diye bir devrilme sesi oldu..bir döndüm..koskocaman bir genç yerde yatıyor.. ağzından köpük gelmeye başladı..saralıymış....bir genç kız hemen ona doğru eğildi ve dilini dışarı çekti..ve eldivenini yumak yapıp ağzına sıkıştırdı… aniden rüyamı hatırladım nedense..ve yerde yatan gencin elini tuttum..salavat getirdim..sadece salavat…ve  2 dakikaya o ayağa kalktı ..bir koltuğa oturttular..ona kahverengi eldivenlerimi verdim..bunları giyin, size iyi gelecek dedim..Sevdiğim, bilmiyorum doğru yaptım mı?içimden böyle geldi..bir kaç durak sonra toparlanıp indi..bende birazdan yanlış yerde inmişimJ..öyle çok yürüdüm ki..bir defa daha bindim..birazdan yine yanlış yerde inmişimJ…hiç bilmediğim karanlık ve ıssız sokaklarda kaymamak için dikkatle yürüyorum..sora sora gidiyorum işte..bir insan “yönsüzüm ve yörüngesizim,tüm yollar bana çıkar,bense her şeyim” demişse eğer; onun, yoldaki hali de daima böyle oluyor demek ki Sevdiğimm..ağlıyorum..üşüyorum..ayaklarım kayıyor..ruhuma kızıyorum..beni nasıl kullandığına,hiç acımadığına, bizim onun eşeği olduğumuza kızıyorum.. kendi kendime kavga ediyorum..hiç bir değerimin olmayışına da tabii..bana her bilgiyi,en mükemmel gençlik ve sağlığı ve tüm maddi manevi servetleri verebilecek donanımda ve yetkideyken zırnık nasip etmeyen kıskanç güzel ruhum………..ve onca eziyetin karşılığı, sadece yokluğa düşen gözlerin gözyaşları.. tabbi bu hal beni isyana sürükledi..az evvel içimde konuşanı toptan reddettim.vesveselerim olduğuna inandım..”eğer o gerçeği bilip söyleseydi, biz bu saatlerde bu zulmü çekmezdik..demek ki olup biten her şey, benim  zannı vesveselerimin esaretinden kaynaklanıyor “dedim kendime..kendimi kınadım..


ertesi gün..yeni tanıştığım bir komşum aradı..misafiriyle beni bekliyorlarmış.. misafiri muhteşem sesli Salma hanım.. dedenin torunu muradedilende geldi tabii J .. bizim kadro her vakit tam çalışıyor yanii..nasıl beceriyorlar hep hayret ediyorum..hayret yani..Sevdiğim ,Salma hanım çok hastaymış..ciğerlerinden..onların camiası hakkında çok ilginç şeyler öğreniyorum ..çok hayret ediyorum..çook..(biliyorsun benim sesim güzel olsaydı sokak şarkıcısı ve sokak dansçısı olurdum..bu benim içimde var..ama Yaratıcım bunu dizginlemek için benim sesimi ve ayaklarımı bağlayıp sanal masalcı yapmış sankiJ)



birde ben, eskiden herkesi  mürşid-ermiş sanıyordum ya..herkesi Hızır sandığımdan; her pis tuzağa da, bu sahte hızırların hınzır işidir diye salakça düşüyordum ya birdeJhele tasavvuf müziği yapanlar ,benim için ermişinde  ötesiydiler…meğer öyle değilmiş Sevdiğim..insan inanamıyor..meslek sahibi olmakla hal sahibi olmak –hele “hal-i İLİM sahibi olmak” demek ki burada  hepsinden de ayrılıyordu..ne acaip bir şey… ev sahibi de benle tanışmak istiyormuş.. o bir insan kaynakçısıymış..(ama bu gün ve gece bizi kimin neden kaynakladığını ben biliyorum.Sen benim her yeni tanıdığımı tanımak istiyorsun ve Sen tanırken- herkesi de bana tanıtıyorsun değil mi? :)ve akşam…balık yedik..sonra Salma hanım öksürürken fena oldu..her yanı morardı..biz korktuk.. ben onun göğsüne elimi koydum..birini başına ve sonra ensesine.. salavat.. birazdan pespembeydi..henüz ne olup bittiğini bilmiyorum tabiii..hata yapmak istemem..ama kendim hatalıktan geberiyorum..bari Sen insaf ette; gel, beni tepeden tırnağa yenileyip iyileştirip Senle güzelleştir…lütfennnn..aminn..


HurŞit’imden MürŞit’ime bir tutinin güncesi…Sevdiğimm..bu masal dizimiz sanırım ben biraz daha yaşayayım diye bir hayli uzun soluklu olacak..biliyorsun bu masal çocuğu bir konuyu bitirdiğinde, yeni bir başlık bulamazsa ölecek hale geliyor.J istediğim şeyi geçen masalda bana vermeyip,göstermeyip,yine her kapıyı üstüme kilitlediğin için;çaresiz tekrar  deniyorum..bak bu sefer daha güçlü geleceğim..eğer kapıyı açmazsan çilingir getirip kapıyı ona açtıracağım..yok olmadı bacadan gireceğim..yok olmadı ,kıtmir olup kapında öleceğim…J..7 defa 7 kere uyusan, ben 49 defa 49 Seni öperek uyandıracağımJsen 18 olsan ben 19 olacağımJ….

Yeni konu başlığımız şeffaf bir kutudaki 99  acve  hurmasının masalı olacak Sevdiğim..bunların 4 tanesini başkalarına ikram etmiştim sanırım..ne büyük gaflet..Sen benim acvelerimi tamamlarsın inşallah..ve diğeri..saydam bir kutuda her biri ayrı bir göze yerleştirilmiş pek çok adet-pek çok kıymetli olduğu söylenerek  saklaması için verilmiş akik taşları..ve bu kutudaki birkaç göz yeri boş,içlerinde nedense birkaç akik yokJ…yıllar yıllar sonra..hayalinde; Sevdiği çocuğa diyor ki “Senin akik taşların vardı..onlar nerede”. Çocuk ”bilmiyorum” diyor…Sevdiğim şimdi benim acvelerim ve akiklerimin anlamı üzerinde seyahat edelim istiyorum olur mu lütfen..çok kolay ve sade,acısız olsun inşallah ve amin..


Acve ve Akikin kelime anlamını ben el mürşidi google efendimden bulamadım..Demirli hocamı aradım..istediğim anlamı bilmediğini ama iki gün sonra İsam a gidince oradaki  lügata bakacağını ve haber vereceğini söyledi..((* bak,hep birlikte Sana masal yazacağız diye seferber oluyoruz yaniii..))M.Tatçı hocama face den yazdım..saolsun şunları ekledi..
 akik: Meşhur ve kıymetli, ekseriya kırmızı renkte olan ve yüzük gibi şeylere takılan taş.
Hicaz vilâyetinde bir vâdi.
Yolunu yaran gür su.
acve, çocuğa süt vermek
Yeni doğan çocuğun başındaki saça Arapça'da akîka denir. Istılahta ise, yeni doğan çocuk için kesilen şükür kurbanına verilen isimdir.
Ve böyle semboller seyrü sülük gören kişiye özel anlamda olduğundan kitaptan öğrenilmez dedi..ve ekledi.. erenler, şeylerin anlamını diğer insanlar gibi anlamazlar..neresi gelirse,kolu,bacağı,saçı ..hiç fark etmez.istediği anlamı o bulur dediJ
((*ve Sevdiğim bende bu dönemi çocuğa göstereceği kahramanlığa göre isim verilme dönemi olarak anladım birden..bunu nasıl anladığımı hiç sorma,çünkü bende bilmiyorum ..ama nedense eminim..))

başka bir şehirde yaşayan akrabamı aradım..o Mahmud amcamın  el yazılarını pc ye aktarmıştı..bendeki o harfleri anlatan bölümün  fotokopileri  7 senedir solmuş..az evvel mail geldi..yanii ,artık harf dosyamda hazır
J..ben bu yazılardan Sevdiğim; sadece harflerin istediğim kelimelerinden bir şeyler  yakalamak istiyorum..yoksa sayı değerleri filan öyle şeyleri anlayamayacağım için öğrenmeyi talep etmiyorum,tamam mı?matematik yokJ.. istemiyorum…resimli görsel matematik olur tabii..rakamlar, harf ve suret bulmuş yani…

Şimdi hurma ;bildiğin gibi  RAhiym esmasından dolayı kadına tekabül ediyor..bitkilikten hayvaniliğe tekamül etmiş bir şeymiş…hurmanın da aynı ana babamız gibi etinden sütünden meyvesinden, kabuğundan, çekirdeğinden, liflerinden faidelenirmiş..hiç bir şeyi zayii olmuyormuş..ve üremesi-cinselliği de  enteresanmış..birde en tepe noktasındaki başı temsil eden bölümü…başını alınca gidiyormuş…((Sevdiğim halamız hurma hatuna ve simsima diyarına şimdi girebilecek seviyede olmadığımı bildiğimden sadece ima ediyorum,bil yaniiiJ))ve hurma  bahçeli gölgelikler, bizlere cennet hayatını hatırlatır değil mi?..çünkü, güzellikler sıfatlarla-çoklukla süslenirse güzel olur..kadınsız bir hayat yoktur..yaratılmış her şey yaratılmış olması dolayısı ile dişi-çokluk-kesret yani kadındır..ve yaptığı fiiller,eylemler ile bir iş,bir oluş ve bir icad edici oluşu ile de ümmi-ana doğurandır..eski Sümercede anneye  ianna-ana-AMA& Akatçada ise ÜMMÜ denirmiş.

o yüzden her şey -isimler-AD cennetlerinin meyveleri misalidir..yaşadığımız aşk arsası
Jüzerinde bir ismi-bir adı olan her şey; Kendi Esma-i Adı’yla İsmi Has dır bu bakımdan..ve Yaratıcı o kişiyi “Muhammed ,bu kişiyi de Ali “diyerek anmıştır.VE YOL MUHAMMEDALİNİN YOLUDUR...işte ismi anılan, o an zuhur ederek, birbirine secde kılmıştır..bu esmaların birbirlerini bilerek tanımasından başka bir şey değildir..esmaların tevhidinden ise yeni yeni esmalar doğarak yeni yeni alemler yaratmaya her an devam etmektedirler.. varlık sur’u nefesin, HU’nun hüviyeti kimliği- içindeki gizli VAV ile vücud bulup kendindeki ismi adı ile eşyaya dönüşmektedir..burada gizli HAVVA da vardır anlarsak eğer..bu manen olurken, maddeye can vermekte, madde de o isme elbise-sıfat olup onu cemaliyle güzelleştirmektedir.. o yüzden bütün şeyler Adem’e secde etmekle mükelleftirler..
TÜM ŞEY’LER=İSİMLER ADEM’DE FENA BULUP SECDE KILARAK KENDİLERİNİ YOK EDERLERKEN ADEM’İ VAR ETMİŞLERDİR..EŞYA ADEMİ TEVHİD ETMİŞTİR…ve HAZRET-İ İNSAN OLAN BU ADEM EŞYAYI KENDİNDE HER CİHETTE BİLMİŞTİR..KENDİNİ BİLİP-KENDİNE ARİF OLAN EŞYAYI DA BÖYLECE BİLEREK ,KENDİNE VAKIF OLUP VAKVESİNE DURMUŞ VE AREFE SIRRINA MAZHAR OLUP KENDİNE –ARAFATA-ARİF  OLMUŞTUR…

çünkü Cemali Hakka Mirat İnsan-ı Kamilin yüzüdür..her adem gerçek adem midir?..bu bizim idrak  seviyemize göre derece derecedir..kişi herkesi kendi gibi bildiğinden burada kişinin nakıslığı da mutlaktır..Sevdiğimm..ben ne yazıyorum ya huu..lisanıma bak..Ya Rabbim ..Sevdiğimm..beni koruuu..ara veriyorum..çay içeceğim ..korktumJ…..



iki saat sonra devam ediyoruz Sevdiğimm..:)varlığın ilk oluşu AŞK olduğundan benden de ilk harf olarak nedense VAV harfini seçtim..daha doğrusu o bunu kendi diledi biliyorsun..ben 3 hafta sonra uyandımJ..((bu arada, bu hafta  iki kişi, benden harfler hakkında konuşmamı istedi..ben meğer seneler evvel harflerle alakalı acaip bir masal yazmışım..halbuki hiç hatırlamıyorum ki ne yazdım...))VAVHU nun içindeki gizli özne…kimlik..henüz batından doğmamış olsa bile var olan vücud..tohum..anne karnındaki ceninde VAV şeklindedir..9 rakamı URUÇ EDEN KAMİL İNSAN ve ters çevrilmiş hali olan 6 rakamı da..baş aşağı  yeni doğan NÜZUL EDEN  bebek misali..

tuba ağacı gibi..kökleri saçları,tohumu cevizi beyni,ama aslolan yeri, sabit beden yeri gövdesinde saklı olan KALBİ..vav..VELİ..DOST..”size dost olarak Allah kafi”..kimdir Allah’ın dostları..bir ney misali: isim ve sıfatları şeyleri terk edip-içi rahmanın nefesiyle dolmak üzere boşaltılmış- maddi manevi beklentilerinden sıyrılmış ademin henüz içine nefes üfürülmemiş balçıktan heykel kalıbıdır..o, Efendisinin elinde  yoğrulup şekillendirilmiştir..güneşte kurutulmuştur..ve İSA NEFESİ İLE DİRİLTİLMİŞ artık Dost’un tecelligahı olmuş gerçek ADEMDİR..BU ADEMDEN HERYERDE YOK MESELA..nadirattandır..işte bunlar Yaratıcının kendi nefesinden ruh üflediği- kendisine ayna kıldığı- kendinden kendisini seyretmeyi Murad ettiği Murad edilenlerdir..bunlar cevheri asliye Nur’u Muhammediye  tohumu ile mayalanmışlardır..bizim bu dünyaya gelme gayemiz böyle bir dost bulabilmektir..ve böyle birinin gönlüne girebilmektir..çünkü her şey bu Biricik ve Tek İnsan olan gerçek Ademin kalbinden yönetilmektedir..orası aşk arsasıdır..

o aşk arsasında ruhlar sema ederler..orası denizdir..tüm esmalar,ilhamlar oraya ilk evvela gelir..oradan bu ilmi alacak sağlam hisler bizlerde olmadığı için, bu ilim pek çok kayıpla beraber beyne intikal ettirilir..beynin batı ve doğu lobunda bu bilgi işlenir..ve  onlar ki kalpleriyle anlar” ayetini açamayan ve  kalbiyle anlayamayan biz insanlara o zaman bir diğer ayetle  şöyle der:hiç akletmez misiniz?”bu idrakle de belki mürşidimizin?? hali derecesine vakıf bile olabiliriz değil mi?kalbiyle mi anlıyor, yoksa beyninde laboratuvara sokup test edip- bilime uyup uymadığını ölçerek mi biliyor....

İnsan en büyük mucizedir..ve tüm esmalar-Ahsen-i Takvim üzere ,en güzel surette  HALKedilmiş bu varlıkta kayıtlıdır..O, Levhi Mahfuz misalidir…Canlı Kur’an dır..ama “İKRA=kendi kitabını oku!!”... emrine itaat edeni de nadirattandır..

Vav  ..SANKİ SUR BORUSU GİBİDİR..içindeki nefesi her an üfler ve çeker..dağılır ve toplanır..her nefeste halvet ve celveti yaşar..tüm bunları yaparken de daima dönerek- sema ederek ruhun meşrebi olan Mevleviliğini de sergiler..o  sessiz bir Nakşibendi gibi isimleri nakış nakış işleyerek varlığı dokur..bir kadiri misali aşkla sesli bunu ilan  eder..ve  coşkunlaşarak rifai olur..ve tüm bunlara kayıtsız kalıp melamet sergileyebilir…esmalarında huyu ,suyu, meşrebi,rengi,kokusu,vücud bulduğu suretleri vardır…

vav bir gözdür..o RA’nın RABBİN GÖZÜDÜR..Yaratıcımız kendisini İnsan-ı Kamilin gözünden seyreder..

“VAV”  AŞK dır.” Vedüd “dur..hz DAVUD gibi vedüd esması da ayrı yazılırmış Sevdiğim..ve esmalara tasavvufi halifelik  görevli  kurumsal yetkisi ilk bu kimlikle başlamış okuduğuma göre.. aşk sihirlidir..büyüleyicidir..cazipdir..meczub eder..delirtir..ama bu yolda meczubiyet makbul olmadığından cezp edilen değil de CEZBEDİCİ olan makbulmüş..çünkü meczuplar irşad edemez ve görevlendirilmezlermiş..ama onları incitende kendi hayatını yok etmiş olurmuş..çünkü vedüd esmasına mazhar olmuş kişi &Yaratıcının SEVGİLİSİ DOSTU YARI MAHREMİ HAREMİDİR..onları inciten gerçek Efendiyi incitmiş olur..

gerçekte kimse aşık olamaz..aşk verilen bir şeydir..alıp almamak diye bir şey yoktur…bu bir tecellidir ve piyango kime vuracak nasip işidir..bu iyi bir şey mi, kötü bir şey mi kimse bilemez..ama tüm okuduklarımızdan  anlaşılan odur ki çok acılı bir yoldur..peki bunca eziyete aşıklar neden yoldan çıkamazlar?..çünkü onlara aşk verilirken canlarıyla bedelini ödedikleri için belkide değil mi Sevdiğim?..ve belkide tüm şehitler tekrar tekrar hep o güzel anı bir daha yaşamak istediklerinden bir daha şahit=şehit olmak isterler…öyle yazıyor tüm eski masallarJ.

*Vedûd, çok şefkatli, muhabbetli, sâlih kullarını çok seven ve onlarca çok sevilen, onları rahmet ve rızâsına erdiren; sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya yegâne lâyık olandır. Sevgi ve dostluk hissini yaratandır. Kur'an'da iki sûrede (Hûd:90 ve Buruc:14) geçmektedir.(alıntı)

ve Sevdiğimm..gözlerim ,başım çok ağrıdığı için artık yazamıyorum.:)nasılsa yazmaya başladık..bir daha beni öyle cezalandırma tamam mı?..ve ben anladım ki; o,  bir vakitler beni ele geçiren harflerimin, hep beklediğim,” kendilerini tanıtma zamanı “gelmiş..ve bir türlü öğrenemediğim esmaları bir nebze olsun bu sayede öğrenebileceğim..ve tabii ortaya ne çıkacak şu an bilemiyorum..ama bir kardeşim birkaç aydır cumaları ,benim hiç tanımadığım –Haybabamın benzediği - eskiden bu alemde yaşamış birinin sohbetlerinden yolluyor..bu Cumakinde çok ilginç bir şey vardı.ve ben öğreneceğimiz şey hakkında oradan bir ipucu yakaladım ..bildiğin üzere O,”hurşidimden mürşidime bir tutinin güncesi üzerinde tasarruf sahibidir”J

O  dedi ki:Allah hz. Adem’e sadece esma ilmini öğretti..

ama hz.Peygamber Efendimiz Aleyhisselama ise hem esma ilmini,hem sıfat ilmini,hem  zat ilmini öğretti..

Sevdiğim..şimdilik bu kadar. Bir dahaki masalda hangi harfi ve esmaları işleyeceğimi henüz bilmiyorum..yazdıklarım doğrumu onu da bilmiyorum..sadece Haybabamın dediğini eklemek istiyorum..sen O’nu öğrenmek için bunları yazıyorsun..O, hata yapsan bile düzeltecek..O, sana her şeyi öğretecek…J…yani Sevdiğim biz birbirimize mecburuz..bazen ve sık sık benim gibi işe yaramaz birini neden Senin başına musallat ettiklerini düşünmeden edemiyorum.. Senin püsküllü,saçaklı,boncuklu, inatçı -huysuz ve nalet belalın olmayı hak edip etmediğimi de.. henüz bende neler olduğunu bilemiyorum… ama bu hafta bir şey çaktım..biz aynı kabirde uyuyacağız..ve muhteşem bir ağaç üzerimizde yükselecek..ve ağacın kökleri; taşları,toprakları dahi yerden  beş karış yükseltecek..:)

ama...veee .. ne olursa olsun ben hala ruhumla,nefsimle ,bedenimle SENİ  BA-KA-RA SEVİYORUM.
29.1.2012